Durgun sektöre çimento darbesi!

Durgun sektöre çimento darbesi!
 Muhabir
Çimento fiyatlarına yüzde 43 oranında zam yapılması, müteahhitlerin tepkisine yol açtı.

İnşaat sektörünün hammaddesi olan çimento, yüzde 43’lük zamla rekor seviyelere ulaştı. Bu karar müteahhitlerin tepkilerine sebep olurken vatandaşların ise aklında 'Ev fiyatları nasıl olacak?' sorusunu oluşturdu. Aydın Emlakçılar ve İnşaatçılar Odası Başkanı Alaattin Durmaz, çimentoya gelen bu zammın inşaat maliyetlerini etkileyeceğini belirtti. Maliyetler arttıkça satış fiyatlarının da arttığını dile getiren Durmaz, bu durumun kira fiyatlarını da arttıracağını aktardı.

İnşaat sektörünün durgun olduğunu ifade eden Nazilli Müteahhitler Derneği (NAMDER) Başkanı Remzi Erdemci ise, sektörde bir tekelleşme olduğunu anlattı. Rekabet Kurumu’nun vermiş olduğu cezaların caydırıcı olmadığını kaydeden Erdemci, denetleme yapılması gerektiğini de belirtti.

durgun-sektore-cimento-damgasi-cimento-fiyatlarina-gelen-zam-insaat-maliyetlerini-etkiledi-int-gzt-464358-1975dea78a659b2e8a54e1dc8e5f6ccc.jpg

“ENFLASYON GİRDABININ İÇİNDEYİZ”
Çimentoya gelen zammın inşaat maliyetlerini etkileyeceğini belirten Durmaz, “Gelen bu zam bütün inşaatın maliyetini etkileyecektir. Bunu sadece çimento fiyatına da yükleyemeyiz. İşçi ücretleri, sigorta primleri, diğer malzemelerin maliyet bedelleri vardır. Doğrudan bu bedelleri etkileyecektir. Yani çimento da sonuçta beton üretiminde kullanılan bir malzeme ve bu malzeme de sonuçta ana gider maddelerinden biri. Sonuç itibariyle bütün artışlar maliyetin üstüne konacak ve bu maliyet de dolayısıyla satış fiyatına yansıyacaktır. Bir tek inşaat sektörü olarak düşünmeyelim, aldığı malı işleyerek satanlar veya olduğu gibi ticaretini yapanlar aldığı rakamın altında satacak değildir. Bu ekonomi kurallarına ters. Sonuçta kimse zarar etmek için iş yapmaz. Dolayısıyla her türlü maliyet artışı sonuçta malın satış fiyatına doğrudan yansıyacak. Yani bu artışları istemiyoruz, artışlar dursun istiyoruz. Enflasyonun dizginlenmesini istiyoruz ama gördüğümüz kadarıyla bunda bir başarı sağlanmış değil. Önümüzdeki süreçte nasıl olur? Planlar, hedefler falan var. hükümetin programlarını, ekonomi programlarını takip ediyoruz. İnşallah iyi olur diye düşünüyoruz. Tabii maliyet artışları, enerji fiyatlarıyla da, enerji artışlarıyla da doğrudan ilgili. Maliyetleri arttıkça dolayısıyla satış fiyatları da artacak. Satış fiyatı arttıkça kiralar artacak. Ülke olarak bu şekilde bir artışın içindeyiz, bir enflasyon girdabına girmiş durumdayız ve çıkamıyoruz. Önümüzdeki süreçte bu ekonomi programları tutarsa ve dizginlenebilirse düşmesini beklemiyoruz ama hiç olmazsa bir noktada dursun. İnsanlar önünü görse çok iyi olur diye düşünüyoruz” dedi.

kiralik-ev-bulmak-zorlasti-290936-716702bba8407e39878c33a4b97f047f.jpg

“TALEP OLMAYINCA ARZ AZALDI”
Aydın’da inşaat sektöründe bir duraksama olduğunu dile getiren Başkan Durmaz, “Aydın’da inşaat sektöründe duraksama var çünkü alım gücü yok. Bir ailenin oturabileceği yeni bir daire 3 buçuk milyondan aşağıya bulmak imkansız, 3-3 buçuk milyondan aşağıya daire bulamazsınız. Peki bu 3 buçuk milyonları ne zaman temin edecek bu insanlar? Kredilerin kullanılması imkansız. Şu sıra kredi kullanmak akıl kârı değil bu oranlarla, bu faizlerle. İnsanlarda birikim yoksa nasıl ev sahibi olacaklar? Olamıyorlar. Dolayısıyla ne oluyor bu şekilde? Satış gerçekleşmiyor. Bir taraftan maliyetleri artıyor, bir taraftan payları artıyor. Bir taraftan enflasyon yerinde durmuyor. İnsanların alım gücü de burayı karşılayamadığı zaman, alım gücü de yeterli olmadığı zaman ne oluyor? Satış olmuyor. Satış olmayan yerde imalat olur mu? O da olmuyor. Çünkü firmalarda diyor ki, ben bunu imal edersem satışa sunarsam alacak kişi sayısı iyice azalmış durumda. Şu anda zaten inşaat sektöründe rağbet biraz daha villa türü, yüksek gelir düzeyine sahip insanlara yönelik çalışmalar yapıyor. Yani rezidanslar, villalar şeklinde, bahçe evleri şeklinde yüksek gelir grubuna hitap edecek imalatlar yapılıyor. Bugün orta gelirlinin, düşük gelirlinin ev sahibinin olmasının hayal bile kurulmasına imkan yok.

durgun-sektore-cimento-damgasi-cimento-fiyatlarina-gelen-zam-insaat-maliyetlerini-etkiledi-int-gzt-464358-7e27b54e3f5f2379baa8f3e3f47668ca.jpg

Yatırımcılar belki 1+1, 2+1 daireleri öğrenciye vesaireye kiraya vermek için daire talebinde bulunuyorlar. Diğer türlü 'Ben 3+1 daire alacağım da başımı sokacağım da yaşayacağım' diyen bir aile yok. Zaten 3-3 buçuk milyon lirayı karı koca asgari ücretli çalışsa kaç yılda alabilir? Ömrü boyunca çalışsa da alamazlar. Bu durumda orta gelirlinin ve düşük gelirlinin başına sokacak bir ev sahibi olması neredeyse imkansız gibi görünüyor. Talep de yok, talep olmayınca arz da ona göre azalmış durumda çünkü, inşaat firmaları yatırım yapacaklar, paralarını harcayacaklar. Satamazlarsa ne olacak? Diyorum ben her zaman, bizim sosyal konut ihtiyacımız var ve bu bir türlü çözülmüyor. Bunun da faizlerin düşmesi, kredilerin uygun yerlere gelmesi, yani bu insanların kiradan kurtulmasının başka yolu yok. Çok düşük, sıfır faizli kredi olması lazım. Bu şartlarda, bu ekonomik şartlarda bu da mümkün değil. Dolayısıyla böyle bir girdabın içindeyiz ve ekonomik programı bekliyoruz. Ne zaman bir düzelme yoluna girer veya durağanlaşır ondan sonra ancak belki bir sektör de o yönde bir hareket kazanır diye düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

durgun-sektore-cimento-damgasi-cimento-fiyatlarina-gelen-zam-insaat-maliyetlerini-etkiledi-int-gzt-464358-9ac146627c871485bb5904c2e2d667bd.jpg

“NE OLDU DA 20 KATINA ÇIKTI?”
İnşaat sektörünün Türkiye'de durgun olduğunu ifade eden NAMDER Başkanı Erdemci, “Nazilli şartlarında konuşursak 5-6 tane müteahhit iş yapıyor. Diğerleri iş yapamıyor. Demir ve beton inşaatın bel kemiğidir. Bunlar kafalarına göre canları sıkıldıkça ceza yedikçe fiyat ekliyorlar. Aydın'da 2 bin liraya beton satılıyor. 2 bin 200 liraya beton getiriliyor. Bu arkadaşlar neye güvenerek bunu yapıyorlar? Neye güvenerek bunu zammı yapıyorlar? Neye dayanarak yapıyorlar? Euro ve dolar arttı o yüzden zam yapılıyor dersek, onlar da artmıyor. İnşaat sektörü zaten şu anda bitik durumda. Arkadaşlar gruplaşmışlar kendi aralarında söylenene göre, duyduklarına göre, canları sıkılıyor. Beton fiyatını yükseltiyorlar. İşlerine geliyor, nasılsa piyasa durgun diyor. Adam 3 bin metre dökeceğime, bin metre dökerim diyor. Zaten müteahhitler aynı parayı alıyor. O yüzden çok da umurlarında değil. Onlara sorarsan, inşaat maliyeti, çakıl, çimento, bunlar yükseliyor diyor. İyi de iş olmayınca, yükselsen olur, yükselmese ne olur. Hayır, ne oldu da Türkiye'de son 20 günde yüzde 43 zam yaptı? Onu sormak lazım. Yani birçok alana zam geliyor ama onunla ilgili olma ihtimali var mı? Diğer sektörlerden etkileniyor mu? Mutlaka etkileniyordur. Ama bu kadar afaki bir şeye etkilenmiyor. 2021'in 3’üncü ayında, 5’inci ayında beton 220 liraydı. Şu anda 2 bin 750 TL'den bahsediyorlar. 2 yılda ne oldu da 20 katına çıktı? Onu sormak lazım” şeklinde konuştu.

durgun-sektore-cimento-darbesi-fahis-zam-insaat-maliyetlerini-etkileyecek-int-gzt-464358-b26113d6c8229f4b097985a693f32ab8.jpg

“TEKELLEŞMENİN ÖNÜNE GEÇİLMELİ”
Rekabet Kurumu’nun vermiş olduğu cezaların caydırıcı olmadığını aktaran Erdemci, şu ifadeleri kullandı: “Burada ham maddesi kendine ait olan bir firma var. Yani diğer betonculardan yaklaşık 50-60 lira aşağıya üretmesi gereken bir ham maddesi var. Kendisi çıkarıyor. Peki, bu adamın ne farkı var o zaman? Niye aynı fiyatı veriyor? Bunları sormak lazım. Benim bildiğim tekelleşmişler. Defalarca açıklama yaptık. Ama gelip bir ceza yazıyorlar, bir şey yapıyorlar. Onlar ceza yazdıkça, onlar 100 lira koysa zaten o cezayı bir ayda kapatıyorlar. Serbest piyasa diyorlar. Rekabet Kurumuna mı gitmedik, Çevre Şehirciliğe mi gitmedik, oraya mı gitmedik, buraya mı gitmedik? Yani sonuçta bakıyorsun, sıfır elde sıfır. Bu durum tekelleşme olmazsa düzelir. Bu sefer bizim de vatandaşlara ucuz ev satma hayalimiz olur. Ama şimdi, bunlar fiyatı yükseltince, malzemeye fiyat binince biz de ne yapıyoruz? İster istemez bunu alıyoruz, inşaatın üzerine ekliyoruz. Benim elimde bir belge var. Ben 2021’de bir villa için beton anlaşması yapmıştım. Orada 220 liraya beton almışım. Aradan 3 sene geçmiş. Artsın, artmasın demiyoruz. Ama bu kadar afaki ne oldu ki Türkiye'de? Büyük bir devalüasyon mu oldu? O yüzden maalesef serbest piyasa olduğu için bunlar da tekelleştikleri için istedikleri gibi at koşturuyorlar ve her şey bizim elimizde diyorlar. Uygulanan cezalarda caydırıcı olmuyor. Rekabet kurumu gelse firma başına 2 milyon ceza yazsa, o da tonunda 100 lira arttırsa, bir tane müteahhit de 3 bin metrelik bir betonla zaten o parayı çıkartıyor. Geri kalan yine kâra dönüyor. Rekabet Kurumu’nun bu işi denetlemesi lazım ama maalesef serbest piyasa diyorlar ve karışmıyorlar.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.