Önceki bölümlerde değindiğim gibi Aydın, Yeraltı ve yerüstü kaynakları bakımından çok zengin, hinterlandı ve sanayi/ticari ürün potansiyeli çok yüksek olan bir ilimizdir.

***

Bu kaynakların gerektiği gibi, verimli şekilde ekonomiye kazandırılması halinde, Aydın‘a gereken istihdamı sağlayacak, gençlere yeni iş olanakları yaratacak ve dolaysı ile Aydınlının yaşam düzeyinin, kalitesinin ve koşullarının değişmesine ve yükselmesine yardımcı olacaktır.

***

Aydın, yeraltı ve yerüstü kaynaklarının yanı sıra, antik dönemden kalan yerleşim yerlerine sahip olması nedeni ile de yüksek bir turizm potansiyeline sahip bir şehrimizdir.

***

Bu bakımdan Aydın, kendi kendisine yetecek şehirlerimizin başında gelmektedir. Ülkemiz genelinde, Antik Yerleşim yerlerine bir göz atacak olursak, ülkemizin, her adımından ve hatta her karışından tarihe ışık tutan kalıntılar fışkıran bir ülke durumunda olduğunu görürüz.

***

Dünya genelinde, Antik Döneme ait tarihi kalıntıların %70‘ye yakını Anadolu Topraklarındadır. Anadolu Topraklarındaki antik yerleşim alanlarının %50‘ye yakını da Ege Bölgemizde Aydın, Muğla ve Balıkesir civarındadır.

***

Aydın civarındaki Antik Yerleşim yerlerini ele aldığımızda; bu yerleşim yerlerinin belirli bir düzen içinde, ızgara planlı olarak, 1 günlük yaya yürüyüş mesafesinde, 25 ile 30 Km aralıklarla, deniz kenarlarında, liman şehri olarak kurulduğunu görmekteyiz.

***

Bu yerleşim şekli hem yolculuğun gündüz saatlerinde güvenli bir şekilde yapılmasını, hem de deniz yolu ile ticaretin gelişmesini, şehirlerin zenginleşmesini ve toplumun yaşam kalitesinin yükselmesini sağlıyordu.

***

Şehirlerin, ızgara planlı kurulması da, sıcak yaz aylarında şehirlerin serinlemesine yardımcı oluyordu.

***

Bu kadar öneme ve değere sahip antik yerleşim yerlerinin gelirinden, Aydın Esnafı ve Aydınlı, bu toprakların öz evladı olarak yeterince yararlanabiliyor ve hakkına düşen payı alabiliyor mu?

***

Turizm Gelirinin yüksek oranda arttığını övünerek söylüyoruz, ancak artan turizm gelirinden kimlerin ne oranda pay aldığından hiç bahsetmiyoruz. Önemli olan, Turizm Gelirlerindeki artış oranın yüksekli değil, Aydın esnafının alabildiği pay miktarıdır.

***

Turizm ve turizm gelir anlayışı son zamanlarda tamamen değişmiş durumdadır.

***

Büyük Turizm ortaklıkları, güçlerini birleştirmiş ve Kendi Kapalı Turizm Sistemlerini oluşturmuşlardır.

***

Her ülkede açtıkları Turizm Büroları vasıtaları ile turist ile sözleşme yaparak bağlamakta ve turist de bu anlaşmanın dışına çıkamamaktadır.

***

Turist ile yaptıkları sözleşme gereğince, evinden özel servislerle alınarak hava alanına kadar getirilmekte, gideceği ülkenin havalimanından da özel servis araçları ile alınarak kalacağı otellere götürülerek yerleştirilmektedir.

***

Turistlerin kalacağı otellerin bulunduğu yerlerde, ya Turizm Ortaklıklarının kendi özel ya da anlaşmalı AVM’leri, lokantaları mevcuttur. Oteller, denize sıfır olacak şekilde yapılmışlardır. Ülkesinden uçaklarla gelen turistler, konakladıkları otellerin lokantalarında yer içer, alış verişlerini de bu AVM‘lerde yapar, denize de otellere özel plajlarda girer.

***

Ülkemizin akciğerleri demek olan yemyeşil, güzel ormanlarımız gözümüzün önünde cayır cayır yakılıp yerine, Türk Halkına ve Türk Esnafına asla yararı olmayan oteller, plajlar ve AVM´ler yapılmaktadır.

***

Programlarında, ören yerleri ve müze gezileri de varsa, gene firmanın özel tur araçları ile alınır, ören yerlerine götürülür. Ören yerlerindeki satış mağazalarının/yerlerinin çoğu zaten, ya o turizm ortaklıklarının ya da onların ortak oldukları firmalarındır.

***
Ülkesinden gelen turistler geldikleri şehrin esnafı ve halkı ile hiçbir irtibat kurmadan, hiçbir esnaftan alış veriş yapmadan, hiçbir dolmuşa binmeden ülkesine döner.

***

Daha önceki yıllarda böyle bir durum yoktu. Turistleri, şehrimizin cadde ve sokaklarında, müzelerde görebiliyorduk.

***

Bazen şehrin caddelerinde yalnız başlarına dolaşan, esnaftan alış veriş yapan turistlere de rastlarız. Bu turistler, Büyük Turizm Ortaklıklarının turlarına katılmayan turistlerdir.

***

Ülkemizde Müzelere ve Ören Yerlerine giriş ve giriş ücreti alma, bu yerlerin bir çoğunda, satış mağazası açma ve işletme yetkisi de büyük özel ortaklıklara devredilmiş durumdadır. Müzelerin ve Ören Yerlerinin zarar etmesi kesinlikle ve asla söz konusu değildir. Durum böyle iken, altın yumurtlayan bu yerlere giriş ücret alma hak yetkisi neden ve hangi gerekçelerle özel ortaklıklara verilmiştir?

***

O halde;

Turizm ve Turizm Gelirleri anlayışının temellerinden değiştirilerek, Aydın esnafının ve Aydınlının bu gelirden pay alacak duruma getirilmesi gerekir.

***

Bu görev başta hükümetin, Turizm ve Kültür Bakanlığının, Aydın Sanayi Ticaret Odalarının, Esnaf Odalarının, Belediye Başkanlıklarınındır.

***

Yazılarım sürecektir.
Saygılarımla.
Esen Kalınız.

***

DİĞER YAZILARI