Özellikle uzun mesafe seyahat edecek sürücülerin bu riskle karşı karşıya bulunduğunu dile getiren Özmeriç, kazalara neden olan bu durumdan korunmak için yapılması gerekenleri anlattı.
KAZA RİSKİNİ ARTTIRIYOR
"Uzun süreli bir şekilde monoton bir ortamda araç kullanmanın yol açtığı bir tür zihinsel duraksama" olarak nitelendirdiği yol hipnozuna işaret eden Özmeriç, kaza riskini arttırdığını söyledi. Bu durumun sürücülerin yol boyunca kendilerini hipnotize edilmiş gibi hissetmelerine yol açtığını belirten Özmeriç, dikkat kaybı nedeniyle tehlikeli sonuçlarının olabileceğini ifade etti. Dikkat dağınıklığı, yorgunluk ve uyku hali gibi durumların trafikte önemli riskler olduğuna parmak basan Özmeriç, bunların sık sık mola verilerek ortadan kaldırılmasını istedi.
YOLA DİNLENMİŞ OLARAK ÇIKIN
Özmeriç, yol hipnozuna maruz kalmamak için sürücülerin dinlenerek yola çıkmalarının önem taşıdığına değindi. Özmeriç, "Yola çıkmadan önce yeterli dinlenmiş olmak çok önemlidir. Uykusuz veya yorgun bir şekilde araç kullanmak, kaza riskini artırır. Araç kullanırken cep telefonu kullanımı, yemek yeme, içecek tüketme gibi dikkati dağıtabilecek davranışlardan kaçının. Sürüşe odaklanın" ifadelerini kullandı.
MOLA VERMEK ÇOK ÖNEMLİ
Yaklaşık her iki saatte bir veya 150-200 kilometre aralıklarla mola vermenin önemli olduğunu aktaran Özmeriç, şunları kaydetti: "Hem sürücünün dinlenmesini sağlar hem de dikkatini toplamasına yardımcı olur. Molalarda araçtan inip yürüyüş yapmak veya basit egzersizler yapmak, kan dolaşımınızı artırarak uyanık kalmanıza yardımcı olur. Yolculuk sırasında yeterli miktarda su içmek, vücudunuzu nemli tutar ve dikkat dağınıklığını önler."
