Sırt çantasında bir bebek, Öztürk ailesi doğayı geziyor

Sırt çantasında bir bebek, Öztürk ailesi doğayı geziyor
ABONE OL
Aydın’ın Efeler ilçesinde yaşayan Serkan ve Zahide Öztürk çifti, minik kızları Pera ile doğa yürüyüşleri yapıyor. 

(Tuğba AYDIN) - RÖPORTAJ -
Anne ve babasının sırtında özel bir sırt çantası ile zorlu parkurlarda yolculuk yapan minik Pera, yolculuğa çıkacağı zamanları iple çekiyor. Ailesiyle birlikte gezdiği rotaları ve insanların tepkilerini anlatan baba Serkan Öztürk ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. 
Sizi tanıyabilir miyiz?
Ben Serkan Öztürk. Eşimin adı Zahide Koru Öztürk. 2014 yılından beri Efeler Belediyesinde çalışıyorum. Daha önce askerdim. Eşim ise adliyede çalışıyor. 2 yaşında Pera adında minik bir kızımız var.
Doğa yürüyüşleri yapmaya ne zaman karar verdiniz?
2014 yılından önce mesleğim askerlikti. Operasyonel görevlerde bulunduğumdan dolayı hep dağlardaydık. Oradan bir aşinalık vardı. Daha sonra Aydın’a geldiğimde kendime daha fazla vakit ayırabilecek zamanım oldu. 2014 yılından beri doğa yürüyüşleri ve dağcılıkla ilgileniyorum. 2015 yılında da Türkiye Dağcılık Federasyonunun verdiği yaz ve kış eğitimlerini tamamladım şu anda da resmi olarak eğitimlerim bitti, resmi olarak yürüyüş liderliği ve rehberliği yapıyorum. Aydın ve çevre illerinin bütün yürüyüş güzergahlarına hakimim. 
"KADEME KADEME ARTIRDIK"
Bebeğinizle yürüyüş yapmaya nasıl karar verdiniz?

Pera doğmadan önce düşüncemiz bu yöndeydi. İnşallah uyum sağlar dedik. Çünkü her zaman görüyoruz bebekler apartmanlarda ve duvarların arasında büyüyor. En fazla sitelerinin ya da mahallelerinin çocuk parklarına çıkabiliyorlar. Maalesef 2020 yılında gelen pandemiyle birlikte insanlar iyice evlere hapsoldu. Bu bizim için olumsuzdu ama biz bu olumsuzluğu avantaja çevirdik. O dönemlerde toplu faaliyetler yapamadığımızdan eşimle beraber fırsat buldukça belli bir noktaya kadar aracımızla gidip aracı bırakıp küçük yürüyüşler ve parkurlarla başladık. Baktık ki bu iş olacak bebeğimiz de bize uyum sağlıyor kademe kademe artırmaya başladık. Bebek olmasından binaen onunda konforunu ve rahatını düşünmemiz gerekiyordu. Onun için bazı aparatlar satın aldık. Rahat etmesi için bazı olanaklar sağlamaya çalıştık.
"HER ŞEYE UYUM SAĞLIYOR"
Pera yürüyüşlere uyum sağladı mı?

Şu anda buna çok uyum sağladı diyebilirim. Biz eşimle beraber doğa yürüyüşlerinin yanında bisiklet ve motor sporlarıyla da uğraşıyoruz. Mesela yoldan geçen bir bisikletli görsün hemen eliyle kafasını işaret ediyor kaskı soruyor. Kelimeleri henüz söyleyemese de eliyle gösterip kaskı olması gerektiğini anlatmaya çalışıyor. Bir motosikletli gördüğünde ise kendi kaskını göstermeye çalışıyor. Ben doğru yolda olduğumuza inanıyorum. Şimdiden o bilinci alıyor. 
İlerde Pera’dan doğa sporlarına yönelik bir beklentiniz var mı?
Biz şimdiden bunu ona aşılamaya çalışıyoruz. Tabi zaman gösterecek. Belki sevmeyecek bu aktiviteler bana göre değil diyecek belki de tam tersi olacak bizden daha iyi ilerletecek bunu bilemeyiz. Zaman gösterecek. Şu an için çok güzel gidiyor. Gerek doğa yürüyüşü gerekse bisikletle yaptığımız kamp faaliyetlerimizin hepsine uyum sağlıyor. Şimdiye kadar hiç birinde problem yaşamadık ama dediğim gibi zaman gösterecek bunu. İnşallah düşündüğümüz, hayal ettiğimiz gibi devam eder. Güzel de bir branş seçip kendisini bu yönde profesyonelleştirir. 
Pera’yı sırtınızda taşırken zorlanıyor musunuz?
Aslında hiç zorlanmıyoruz. O aparat normal bir sırt çantası formunda tasarlanmış sadece içindeki yükün normal çantalara göre birkaç kilo ağırını taşıdığınızı düşünün. Şu an 12 kilo Pera. Çantanın kendisiyle birlikte en fazla 15 kilo oluyordur. Bu biraz da antrenmanla alakalı. Normalde de zaten doğa yürüyüşleri yaparken 7 kilo çantalarımız oluyor. Bu yükümüz kademe kademe artıyor. O da bize antrenman oluyor. 
Bir hedefiniz var mı? 
Öncelikli hedefim yabancıların büyük paralar verip yürümek için geldikleri rotaları ailemle birlikte yürümek. Daha önce yürüdüğüm ama yarım bıraktığım Karia yolu tam 800 kilometrelik bir yol, yine Likya Yolu 400 kilometrelik bir antik yol. Bunları yürümek ve tamamlamak istiyorum. 
"HERKESE TAVSİYE EDİYORUM"
Aile olarak doğa yürüyüşünü tavsiye eder misiniz?

Mutlaka tavsiye ederim. Gerek doğa yürüyüşlerine gelenler olsun gerekse gittiğimiz bölgelerde insanlar görüyorlar, heves ediyorlar. Aparatı görünce ‘ne kadar kolaymış diyorlar’ biz de onları bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Aslında biraz araştırma yapıldığında herkese kolaylık sağlayacak bir imkan bulunabilir. Ama bizim insanlarımız ‘çocuk kucakta taşınır mı ya’ diye söyleniyorlar. Mesela Safranbolu’da Tokaklı Kanyonu’na gittik. Kanyonun içine doğru indik tekrar yukarı çıktık. Yerli turistler görünce şaşırdılar. ‘Kanyona çocukla inilir mi diyorlar’ Bizim kızı birçok parkurda sırtımızda gezdirdik. Ben herkese tavsiye ediyorum ama bilinçli yapılmasını tavsiye ediyorum. Kendini yormayacaksın yanındakine de konfor sağlayacaksın.
 “AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR”
Doğa sevgisinin aşılanması için neler yapılabilir?

Bu iş önce ailede başlıyor. Önce anne ve babanın bunu sevmesi gerekiyor. Aile büyüklerine iş düşüyor bu noktada. Ben yürüyebilir miyim? Üşür müyüm dememek gerekiyor. Bir yerden başlanmalı. Tabi kişinin içinde doğa sevgisinin olması gerekiyor. Kimisi için bir kilometre yürümek bile zor gelebilir. Öncelikle kendileri başlamalı ki çocuklarını da yönlendirebilsinler. Doğa yürüyüşlerine gelen birçok ailemiz var. Birçoğunun çocukları bizden bile enerjik olabiliyor. Çocuklar çok enerjik olduğu için parkur onları tatmin etmiyor. “Parkur bu kadar mı?” diyorlar. Bir sonraki faaliyet tarihini iple çekiyorlar. Yani diyeceğim bu sevgi öncelikle ailede başlıyor. Ağaç yaşken eğilir sözünde olduğu gibi nereye eğersek oraya yönelecekler. 
"YAZ DÖNEMLERİNİ BOŞ GEÇİYORUZ"
Ne sıklıkla doğa yürüyüşü yapıyorsunuz?

Hemen hemen her hafta sonu yürüyüş yapıyoruz. Yaz sezonunu es geçiyoruz çünkü yazın doğa çok kuru. Yılan, akrep tarzı canlıların kol gezdiği bir dönem bu da tehlikeli olabiliyor veyahut o hayvanları rahatsız etmemek adına yaz dönemlerini boş geçiyoruz. Genelde ekim ayının ilk haftasında sezonumuzu açıp mayıs ayının ortalarına kadar devam ediyoruz. Ben aynı zamanda ‘Bizbize Doğa Sporları Derneği’nin başkanlığını yapıyorum. Derneğimizle faaliyet yapıyoruz. Onun haricinde kalan dönemlerde de ferdi olarak gerek keşif için gerekse sürekli gitmekten zevk aldığımız bir yer varsa oraya gidip kamp atıyoruz. 
 "AYDIN DOĞA SPORU İÇİN BİÇİLMİŞ KAFTAN"
Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?

Aydın, doğa yürüyüşü yapmak için mükemmel bir iklime sahip. Kışı nerdeyse hiç görmüyoruz. Bahar ve sonbahar mevsim geçişlerimiz uzun sürüyor. Bu nedenle burada yaşayan ve buraya gelen insanlara tavsiyem fırsatları değerlendirsinler. Aydın’da resmi olarak yaklaşık 5 tane doğa yürüyüş grubu var. Gayrı resmi de birkaç tane var. Bunlarla irtibat kurabilirler. Uyum sağlama durumlarına göre istedikleri gruba katılıp eşlik edebilirler. İki haftada bir yapılıyor bu faaliyetler. Bir günlerini doğaya ayırabilirler. Kendi sağlıkları için faydalı olacağını düşünüyorum. 

sirt-cantasinda-dogayi-geziyor-243062-12e086a800d747a0966f0ed35fa31380-001.jpgsirt-cantasinda-dogayi-geziyor-243062-12561b3265da01419e0db3e5f41fd56f-001.jpgsirt-cantasinda-dogayi-geziyor-243062-887ccd6a279a58b4bf01ece98afaaf2e.jpgsirt-cantasinda-dogayi-geziyor-243062-3acc0202d9514a6829695a305cb39394.jpg

 

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.