TANSU ÇİLLER’DEN MEDET UMMAK
İlk kadın Başbakan Tansu Çiller,Akp’nin Yenikapı mitingine katılmış.
‘’MİLLİ BİR ŞUURLA BURADAYIM’’ demiş.
Tansu Çiller çok şey dedi.
Ve
Siyaset tarihimizin gülmece edebiyatının lideri oldu.
Kendileri Boğaziçi Üniversitesi’nin Ekonomi bölümünü bitirdi.
Doktorasını Connecticut Üniversitesi’nde verdi,1978 yılında doçent,1983 yılında profesör oldu.
O günlerde,Tansu Çiller’in prof.olmak için sınava katılacak kurul üyelerine,kanser olduğunu,bu nedenle de prof olarak ölmek istediği yolunda duyumlar aldık.
Süleyman Demirel’in çağrısıyla 1990 yılında DYP siyasete atıldı.
Demirel, ona ‘kızım’ o da Demirel’e baba dedi .
Süleyman Demirel’in Cumhurbaşkanı seçilip Başbakanlık görevini bırakmasından sonra DYP Genel Başkanlığına aday oldu.
13 Haziran 1993 tarihinde DYP Olağanüstü genel kurulunda,partinin ağır toplarından Köksal Toptan ve İsmet Sezgin’ i açık farkla geride bırakarak DYP Genel Başkanı oldu.
Tansu Çiller ekonomi profesörü…Ç
5 Nisan kararlarından bir gün sonra manşetlik başlığı verdi.
‘’SON SOSYALİST DEVLETİ DE YIKTIK’’
Son sosyalist devletin hangi devlet olduğu hala bulunamadı.
Kimbilir belki de Türkiye’yi işaret etmiştir.
Tansu Çiller bu,nerede ne zaman ne söyleyeceğini kendisi de bilmez.
Bilinçaltında yatan niyeti dil sürçmesiyle ağzından çıkar.
TANSU ÇİLLER’İ DE KANDIRDILAR
Tansu Çiller Başbakanken, eski basketbolcu Selçuk Parsadan tarafından kandırılarak dolandırılır.
Nasıl mı ?
2 Kasım 1995 günü,Selçuk Parsadan Başbakan Tansu Çiller’i telefonla makamından arar ve Orgeneral Necdet Öztorun’un sesini taklit ederek,’’KEMALİSTLER DERNEĞİ’’ için 5 buçuk milyar ister.
Selçuk Parsadan’ın istediği 5 buçuk milyar lira ertesi günü Başbakanlık örtülü ödeneğinden Parsadan’ın verdiği banka hesabına yatırılır.
Daha sonra olayın polis tarafından öğrenilmesinin ardından Parsadan 10 Mayıs 1996 tarihinde Altınoluk’a giderek saklanır.
Cep telefonu ile canlı olarak bağlandığı televizyon programlarında Çiller için “saf bayan” tanımlamasını kullanan Parsadan, “hükümet destekli ülkücü Mafya”nın hedefi olduğunu iddia eder.
Cep telefonu görüşmelerinden Parsadan’ın Altınoluk’da gizlendiğini tespit eden polis yetkilileri, düzenledikleri bir operasyonla ilçedeki 4.000 evi tek tek arayarak 21 Mayıs 1996 günü Parsadan’ı yakalar.
1997 yılında Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Örtülü Ödenek davasından 6 yıl 3 ay hapse mahkûm oldu ve 19 Şubat 2001 tarihinde tahliye edildi.
Selçuk Paarsadan,sadece bununla kalmıyor,bu kez Fethullah Gülen olarak Başbakan Tansu Çiller’e telefon açarak,’’IŞIK EVLERİ YAPTIRIYORUZ,DÖRBEŞ EKSİĞİMİZ VAR.AÇILMAK ÜZERE;AMA EKSİKLERİ TAMAMLAMAK GEREKİYOR’’ diye konuşarak 1,5 milyar lira daha alıyor.
Yani bundan da anlaşılıyor ki,tarikatçılardan da oy almak için tarikata da para veriyor.
‘’İSTANBUL’UN GÜLÜ’’
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen Ergenekon davasının en önemli konularından biri de MİT tarafından hazırlanan şema.
2002 yılında MİT'in eline geçen ve şemadaki CD'lerde, Tuncay Güney 2001 yılında gözaltına aldığı dönemde İstanbul Emniyet Müdürlüğünde kendisiyle yapılan bir sorgulamaya ilişkin ses kaydı vardı.
CD'lerde Tansu Çiller'in ABD vatandaşlığı, Hizbullah'ın MİT tarafından yönetildiği iddiaları, Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından 1985 yılında hazırlanan rapor, Veli Küçük, TBMM'deki Susurluk Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan raporda yer alıyordu.
İddiaya göre CD'lerin içinden ilginç bir belge daha ortaya çıktı.
İddia şöyle:
Çiller, 1967'den beri “İstanbul'un Gülü” kod adıyla CIA için çalışmış. 1999 yılında da gündeme gelen bu iddialara göre, Türkiye'deki bazı siyasetçiler Çiller'in iktidarda olduğu 1993-1996 yılları arasında ABD'deki malvarlığını araştırmak üzere bir hukuk bürosuyla anlaştı. Büro da CAL kod adlı eski bir CIA ajanıyla çalışmaya başladı. CAL, Çiller'i bizzat tanıyan ve Prag'da yaşayan Fish adlı ajana ulaştı. Fish, Frankfurt'taki ABD Üssü'nde verdiği ifadede, Çiller'in 1979'da, “ABD çıkarlarını kollayan yabancı ülke vatandaşlarına Amerikan vatandaşlığını verebileceğini ve bunun gizli tutulacağını” öngören 8 USC 1427 (f) yasasına göre ABD vatandaşı olduğunu söyledi. Çiller'in 1967'den beri “İstanbul'un Gülü” kod adıyla CIA için çalıştığını, özel eğitimden geçirildiğini ve bu dönemde Yale Üniversitesi'nde post-doktora yaptığını da öne sürdü. ABD'li yetkililer, Fish'i bu işin üzerine gitmemesi yönünde uyardı.
Tüm bu iddiaların yer verildiği belgede, bir de eski CIA ajanı “Motta Gur”un şu notu yer alıyor: “Fish, evinde çıkan bir yangında hayatını kaybetti, Çiller'in ajanlığına ilişkin belgeler de kayboldu!” (alıntı odatv)
Tansu Çiller,siyaset tarihimizin gülmece edebiyatının lideri oldu demiştik.
Tansu Çiller’in bilincinin boş oluşu,bilinçaltının dışa vurumuyla siyasi gafları nasıl oluşturuyor,onu anımsayalım.
-Ramazan değil,kurban bayramı;ama mübarek bir bayram.
-Cenab-ı Allah’ı sizlere emanet ediyorum (Kırıkkale mitingi)
-Oteli saran vatandaşlarımıza bir şey olmamıştır.Sivas Madımak oteli yangını
-taocu muhalefet,aslında Maocu demek istiyor.
-Samsun’u büşük şehir yapalım mı ?,zaten büyükşehir olan Samsun’daki konuşması.
Kocaelililere,karaalililer diye sesleniyor.
-ölü kaybı olmamıştır.
-Mesut Yılmaz iktidarsızdır,aslında istikrarsızdır demek istiyor,TBMM konuşmasında herkes kasıklarını tutarak gülüyor.
-Akdenizin incisi Trabzon…
Afyonlulara hitaben,’’ sevgili Şebinkarahisarlılar.
Mesut Yılmaz’a ‘’şerefsiz onbaşı’’ diyerek ordu mensuplarını kızdırmıştı.
Tansu Çiller,bir ilde oy isterken şöyle sesleniyor:’’ Kıratın yemini verecek misiniz ?’’
Vatandaşlar,tabi vereceğiz’’
Tansu Çiller,’’biz de sizin yemini vereceğiz.’’
Tansu Çiller,Erzurum’daki mitingte bir vatandaşın yöresel diliyle söylediği sözün anlamını öğrenmesi ona pahalıya mal olmuştu.Şöyleki,Erzurum mitinginde yaptığı heyacanlı konuşmadan etkilenen bir vatandaş ‘’ kız senin pıttığın yiyim’’ demiş.Pıttığ sözcüğünün kadının cinsel organının yöresel adı olduğunu bilmeyen Tansu Çiller,duyduğu bu sözün anlamını yanındaki yetkiliye sormuş,adam nasıl anlatsın,kafadan güzel bir anlam uydurmuş.Tansu Çiller’de bundan feyz alarak,’’ bacınızın pıttığı size helal olsun’’ demiş.
Tiyatro Sanatçısı Ali Poyrazoğlu,Tansu Çillerin’in Anıtkabir özel defterine 5 kez yazı yazdığını ;ama dördünün hiç okunmadığını .5.ci si ise yanlışlarla dolu olduğunu belirtiyor.
Süleyman Demirel’e yakınlıkları ile bilinen ve siyasi kariyerlerini kanıtlamış,Köksal Toptan ve İsmet Sezgin gibi partinin ağır topları dururken,Tansu Çiller’in açık farkla DYP Genel Başkanı olması,herhalde babası Süleyman Demirel’in bir kıyağıydı.
Siyasetin müzesindeki yerini almış olan siyasi gaflar kraliçesi ,Tansu Çiller’in de AKP’nin Yenikapı’daki mitinge katılması ve ‘’MİLLİ BİR ŞUURLA BURADAYIM DEMESİ’’ geminin baştan su almaya başladığının işareti gibi…