Çocukken anne ya da babamızın “ışıklarını kapat” demesi bize artık uyku vaktinin geldiğini belirtirdi. Yatarken ışıkların kapanması geceleri anne ve babalarımızın uyumamız için söyledikleri biz söz olmaktan çok farkında olmadan sağlığımız ve uyku kalitemizle ilgili yaptıkları yararlı bir uyarıydı. Çünkü, uyurken odamızda bulunan ışık miktarı uyku kalitemizi oldukça etkilemekte. Işık kaynağının tavan lambası ya da gece lambası olmasına gerek yok; çevremizde ışık saçan televizyon, telefon, sokak lambaları gibi tüm ışık kaynakları uyku kalitemizi olumsuz yönde etkiler. Az uyumak kadar uyku kalitesinin düşük olması da sağlığımıza zarar verir.

IŞIKTA UYUMANIN ZARARLARI
Uyurken maruz kaldığımız ışık bizim derin uyku dediğimiz, vücudun kendisini onarmaya başladığı evreye geçmemizi zorlaştırır. Derin olmayan, hafif ve sıklıkla uyandığımız uyku türü yeterince kaliteli olmadığından vücudun dinlenmesi ve kendini yenilemesi için gerekli ortamı sağlamaz. Kalp hastalıkları ve diyabet gibi birçok kronik hastalık uyku kalitesinin düşük olmasından kaynaklanır. Uyku kalitesinin düşük olması depresyonla da yakından ilintilidir. Özellikle televizyon ve telefon gibi elektronik aletlerin yaydığı mavi ışıkların depresyona girme riskini arttırdığı görülmüştür. Ayrıca beynin iyi dinlenememesi duygusal olarak da bizi olumsuz etkilediğinden iş, okul ve sosyal hayatımızda da olumsuzluklara sebep olur. Bu durum da yine depresyonu tetikler. Kalitesiz uyku aynı zamanda obezite ile de yakından alakalıdır. Yapılan araştırmalarda uykusuzluğun yeme davranışını tetiklediğini, kişinin yeterince dinlenememesinden kaynaklı enerji yoksunluğunu yiyeceklerle telafi etmeye çalışmasına sebep olmaktadır. Bu da günlük kalori sayısında artışa sebep olur. Ayrıca az ve kalitesiz uyku metabolizmamızın da yavaşlamasına sebep olur. Kalitesiz uykunun bir diğer olumsuz yanı da kişinin dikkat seviyelerini düşürüp kişiyi kazalara ve hatalara açık hale getirmesidir.

KARANLIKTA UYUMANIN FAYDALARI
Melatonin insan beyninde salgılanan ve vücudun uyku düzeninin korunmasında yardımcı olan bir tür hormondur. Melatonin beyinde yalnızca geceleri ve karanlıkta salgılanan bir hormondur. Melatoninin en önemli görevi hücrelerdeki kimyasalları atmaya yardımcı olmasıdır. Bu sayede kansere karşı koruyucu bir görev yapar. Işıkta bu hormon salgılanmadığı için kanser hücreleri daha çabuk gelişir. Karanlıkta uyursanız vücudunuzdaki kimyasalları atmış olacaksınız. Melatonin saat 23.00 ile 02.00 arasında salgılandığı için, uykumuzun saati bizler için çok önemlidir. Bu saatlerde uyuduğunuzda bu hormon hücrelerinizi yenileniyor en önemlisi kanserli hücrelere karşı sizi koruyor.

DAHA SAĞLIKLI BİR GECE UYKUSU İÇİN
• Gece mutlaka karanlık bir ortamda uyumaya özen gösterin
• Televizyon karşısında uyumaktan kaçının
• Vişne, badem ve lahana gibi melatonin bakımından zengin gıdaları tüketmeye özen gösterin
• Akşam yaptığınız çalışmaları mümkün olduğunca gündüz saatlerine kaydırın
• Gece lambası kullanmayın. Eğer kullanmanız mecburiyse, solgun kırmızı ışığa sahip gece lambalarını tercih edin.
• Erken saatlerde ve dengeli uyuma saatleri belirleyerek melatonin hormonunun aktif olarak çalışmasına olanak sağlayın.
• Düzenli uykunun sağlığınızın vazgeçilmezleri arasında olduğunu unutmayın.