Göreve geldiği ilk günden bu yana oda başkanları ve yönetim kurulu üyeleriyle kurduğu samimi ilişkiyi her fırsatta sahaya yansıtan Başkan Künkcü, özel günlerde de teşkilatını yalnız bırakmıyor.
DÜĞÜNDE DE VAR, CENAZEDE DE
Künkcü’nün bu birlik anlayışı, sadece toplantılarla ve resmi protokolle sınırlı kalmıyor. Oda başkanlarının ve yönetim kurulu üyelerinin düğün, sünnet, cenaze gibi en özel anlarında da bizzat yer alarak, AYESOB çatısı altındaki dayanışmayı sahada da güçlü bir şekilde hissettiriyor.
“Oda başkanlarımızla yalnızca esnaf meselelerini konuştuğumuz masalarda değil, sevinçlerini ve acılarını paylaştığımız sofralarda da bir aradayız. Düğünlerinde yanlarındayım, çocuklarının mürüvvetini birlikte görüyoruz. Sünnetlerinde omuz omuza gurur yaşıyoruz. Bir kayıpları olduğunda, acılarına ortak olmak için yanlarında oluyorum. Bu sadece görev değil, gönül bağıdır” diyen Künkcü, AYESOB’un aile gibi çalışan bir yapı olduğunu vurguladı.
ODA BAŞKANLARI VE YÖNETİM KURULU ÜYELERİYLE OMUZ OMUZA
AYESOB Başkanı Muhammet Ali Künkcü, birlik çatısı altındaki tüm oda başkanları ve yönetim kurulu üyeleriyle yakın temas içinde olmayı temel yönetim anlayışı haline getirdi. Onlarla her an ulaşılabilir bir diyalog içinde olmayı önemseyen Künkcü, “Sahadaki her gelişmeden haberdar olmak, ancak güçlü bir iletişimle mümkündür. Oda başkanlarımız ve yönetim kurulu üyelerimizle sürekli temas halindeyiz. Bu sayede sorunlara hızlı ve etkili çözümler üretebiliyoruz” dedi.
“BU YOLU BİRLİKTE YÜRÜYORUZ”
Künkcü, görev süresi boyunca yalnızlaşan bir yönetim anlayışından uzak durduğunu belirterek, “Hiçbir zaman ‘ben’ demedim, ‘biz’ dedim. Oda başkanlarımızla, yönetim kurulu üyelerimizle birlikte düşünüyor, birlikte karar alıyoruz. Çünkü bu teşkilatın ruhu birliktir. Bu yolu birlikte yürüyoruz. Ne mutlu ki Aydın’daki esnaf teşkilatımızda bu anlayış hâkim” şeklinde konuştu.
GÖNÜL KÖPRÜLERİYLE KURULAN BİRLİK
AYESOB Başkanı Künkcü, bu güçlü iletişim ve dayanışma tablosunun temelinde samimiyet ve güven olduğunu vurgulayarak, “Esnaf teşkilatında yönetici olmak demek, sadece masa başında karar almak demek değildir. Aynı zamanda yanında olmaktır. Bir çocuk sünnet olduğunda yanında olmak, bir aile evladını evlendirdiğinde mutluluğunu paylaşmak, bir kayıpta acıya omuz vermektir. Biz bu gönül köprülerini kurduk ve kurmaya devam ediyoruz. Bu samimiyet oldukça, bu teşkilat daha da güçlenecek” diye konuştu.