Sevgili Hedef okurları,
Sizlere kucak dolusu selamlarımı iletiyorum. Daha önce de bahsettiğim gibi sorularınız olursa bana mail adresimden ya da yazılarımın altına yorum bırakarak ulaşabilirsiniz. Yazıma başlamadan önce geçen haftaki yazıma gelen bir kaç soruyu sizlerle paylaşmak istiyorum.
1- 5 yaşındaki bir çocuğa klinikte dolgu yapılır mı?
Öncelikle kesinlikle şu yaştan itibaren yapılır diye kesin bir kaide yok. Ama tabi ki ailede çocuğu tedaviye alıştırma süreci, hekimle çocuk arasındaki diyalog ve uyum bu konudaki en önemli etkendir. Bu konuyla ilgili çocuk bilgilendirme videolarının izletilmesi, çocukla bu konuda oyunlar oynanması çocuğun korkusunu önemli derecede azaltacaktır. Daha öncesinde doktorla iğneyle korkutulmamış olan çocukların tedaviye ve hekime uyumu çok daha kolay olmaktadır. Bir de küçük dip not kesinlikle iğne olmayacak da denmemelidir çocuğa bu da bana yalan söylenmiş algısı oluşturacağı için daha sonraki tedavilerde çocuğun uyum ve güvenini zedeleyecektir.
2-Süt dişlerine kanal tedavisi de yapılması gerekir mi?
Süt dişlerindeki çürüğün sinire kadar ilerlemesi durumunda; röntgenle kemik kaybı tespiti yapılıp kanal tedavisi açısından değerlendirilmelidir. Eğer ki enfeksiyon alttaki daimi dişi henüz etkilememişse süt dişinin düşme zamanına kadar kanal tedavisi ile ağızda tutulması en uygun olanıdır.
Gelelim bu haftaki konumuza. Geçen hafta süt dişlerinin tedavi gereksinimlerinden bahsettik. Peki tedavi edemezsek başka bir alternatifimiz var mı? Nedir bu alternatifler?
”Diş Yeri Tutucu”
Süt dişlerinin birçoğunu tedavi edip düşme zamanlarına kadar ağızda korumak için özen göstersek de bazen tedaviye geç kalınmış olması bu dişleri çekmemize sebep olabilmektedir. Böyle durumlarda alttaki daimi dişlerin yerlerinin kapanmaması için, olası çapraşıklıkların önlenmesi ve yanlış doğrultuda sürmesinin önüne geçilmesi için kullanılmaktadır.
Yer tutucular estetik, fonksiyonel, konuşma becerisi ve simetrinin korunması, devamlılığının sağlanması açısından önemli bir göreve sahiptir.
Bunun yanı sıra yer tutucu yapılırken; hastanın diş yaşı, dişlerin sürme sırası, daimi dişin sürmesinde gecikme, diş çekiminden sonra geçen zaman, daimi diş germi üzerindeki kemik miktarı ve daimi dişin kalıtsal eksikliği gibi faktörler göz önünde bulundurulmalıdır.
Yer tutucular 2 farklı türde yapılabilmektedir. Özellikle toplu diş çekimlerinde hareketli, tekli diş çekimlerinde sabit yer tutucu kullanımı daha yaygındır.
Peki bu yer tutucularının kullanımında nelere dikkat etmeliyiz?
Sabit yer tutucularda en çok yaşanan problemler yapıştırıcı kaybına bağlı tutucunun yerinin değişmesi, diş etine gömülmesi, metal alerjisi gelişebilmesi ve dişte çürük meydana gelmesidir. Yer tutucu bulunan dişler özenle fırçalanmalı ve 6 ayda bir yerine gelecek daimi diş sürene kadar mutlaka kontrolleri aksatılmadan takip edilmelidir. Özellikle 1-2 yıldan fazla ağızda kalacak sabit yer tutucularda çene gelişimine de bağlı olarak belli dönemlerde yer tutucu değişimi ve uyumlaması yapılması gerekmektedir.
Hareketli yer tutucularda ise birden fazla diş eksikliğinde tercih edilmektedir. Hareketli olması sebebiyle kas uyumunun zamanla oluşması daha rahat bir kullanım sağlamaktadır.
Bu tip yer tutucularda da dikkat edilmesi gerekenler; öncelikle yemek esnasında mutlaka çıkarılmalı ve deforme olması engellenmelidir. Yemekten sonra da mutlaka fırçalanıp temizlenerek takılması dişlerdeki olası çürük riskini azaltmaktadır.
Çıkarıldığı zaman kaybedilmemesi amacıyla aparey kutusunda saklanmalıdır.
Dille veya parmak basıncıyla kuvvet uygulanmamalıdır.
Sakız, lokum ya da benzeri yapışkan gıdalar mümkün olduğunca tüketilmemelidir.
En ufak bir deformasyon ya da kırıkta mutlaka hekimle görüşülmelidir.
Evet belki süt dişi nasıl olsa düşecek diyoruz ya da nasılsa yenisi çıkacak diyoruz lakin zamanından önce çekilen süt dişlerinin yerleri korunmadığı takdirde ileri yaşlarda çok daha problemli durumlarla, uzun süreli ortodontik tedavilerle ve cerrahi müdahalelerle uğraşmak zorunda kalabilirsiniz.
Çocuklarımızın sağlığı için erken yaşta hekim ziyaretlerini ihmal etmemeliyiz. Sağlıklı günler dilerim…
