Doğaya dönüşü daha fazla hissedeceğimiz bir yıl 2020! Canlının, doğanın, toprağın, suyun kıymetini daha çok bileceğiz. İnsanlık tarihinde hiç olmadığı kadar değişen Dünya, azalan biyolojik çeşitlilik ve küresel ısınma bizi, sürdürülebilirliğin ve farkındalığın artacağı beslenme modelini benimsetecektir.
Daha bilinçli tüketici olacağız. Yediğimiz yemeğin nereden geldiği ve ne şartlarda üretildiği konusunda hassasiyetimiz artacak. Tüketici farkındalığının daha da artması, firmalardan beklentileri de artıracaktır. Birçok firma temiz içerikli ürün çıkarmaya başladı bile! İçeriği temiz, açık ve anlaşılır etiketli markalar bir adım daha önde olacak. Plastik kullanımı daha da azaltılarak, doğal ve geri dönüştürülebilir malzemeler tercih edilecek.
Bitkisel ağırlıklı besleneceğiz. Her yıl olduğu gibi bu yılda sebze ve meyveler sağlıklı beslenmenin vazgeçilmezleri olmaya devam edecek. Sadece yemek olarak değil, bu sebzeleri sos, cips ve toz halleri sık sık kullanılacak. Proteinin, daha çok bitkisel formu tüketilecek. Bu yıl kendinizi etsiz hamburger, vegan balık ve bitkisel yumurta yerken bulabilirsiniz. Çevre ve insan dostu vegan tipi beslenme ön planda olacak. Ancak bu beslenme modelini uygulayacak kişilerin vitamin ve mineral eksikliği yaşamamaları adına bir uzman desteği almaları şart. Ayrıca veganlık sadece beslenmede değil, kozmetik ürünlerden cilt bakımına, deterjanlardan giyime kadar etkili olacak. Yulaf, hindistancevizi, badem, fındık sütü gibi bitkisel sütler popülerliğini koruyacak. Marketlerdeki yüksek fiyatları tüketilebilirliğini etkilese de evde bu sütleri elde etmek oldukça basit. 2019’da adının sık duyduğumuz glütensiz beslenme bu yılda revaçta olacak. Gluten oranı düşük karakılçık, teff, siyez, darı ve kavuzlu buğdayı gibi eski tahıllara ilgi artmakta. Fındık, badem ezmeleri gibi sürülebilir bitkisel lezzetler çeşitlenerek farklı baklagil ve yağlı tohum ezmelerini de göreceğiz.
Düşük karbonhidratlı diyetin sağlığa olumsuz etkileri bilimsel çalışmalarla desteklenmiş olsa da bu yılda trend olmaya devam edecek. Yani ketojenik diyeti 2020’de de çok sık duyacağız.
Beyinden sonra en yoğun sinir hücresinin bulunduğu yer olan bağırsaklarımızı, artık ikinci beyin olarak tanımlamaktayız. Bağırsak sağlığının önemini daha iyi anladığımız bu yıllarda bağırsağa iyi gelen besinleri daha çok tüketeceğiz. Bağırsaklardaki iyi bakterileri beslemek bu yılda görevimiz olacak. Probiyotik içeriği artırılmış ürünler raflarda kendini daha çok gösterecek. Bitkisel ağırlıklı beslenerek de bağırsaklarda iyi bakterilerin çoğalmasını destekleyeceğiz.