Geçtiğimiz süreçte Aydın’ın dünden bugüne kronik sorunlarına dönük çözüm önerileri geliştirilebilecek ortak akıl toplantısı ne yazık ki mümkün olamadı.

Halihazırda dönüp dolaşıp benzer sorunlarına gündeme yeniden ısıtılıp konduğuna göz önünde bulundurursak, Aydın’ın esasen bir arpa boyu yol katetemediği konular da üç aşağı beş yukarı bellidir.

Yıllar önce Merhum Vali Recep Yazıcıoğlu’nun Aydın’ın jeotermalle ısıtılıp soğutulabileceğinden tutun, jeotermal nimetlerinden Aydın’ın ve Aydınlının tam olarak yararlanamamasıyla bazı çevresel zararların önüne geçilememesi noktasındaki temcit pilavımız kenarda dursun; Aydın’da siyaset kurumunun işlevsizliği de bariz göz önünde.

Bunların yanı sıra Adnan Menderes’i idamla yargılayıp asan 1961 yılındaki darbe hükümetinin rotasını askeri yasak bölgeye çevirip sivil uçuşlara kapattığı Çıldır Havalimanımızın yasaklı kimliği sahi ciddi anlamda ildeki hangi erkin umurunda?

Bu konuya dönük Ankara’da ciddi lobi faaliyeti yapılabiliyor mu? Örneğin siyasi iktidar temsilcisi olan vekillerimiz bununla ilgili bir kez dahi bile olsa örneğin 2 Yasama Dönemi’nde THY Genel Müdürü ya da bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a durumu doğrudan iletebilmiştir?

Ben sanmıyorum! Keza Aydın’ın önceliğinin bir bakıma havalimanı değil ‘Yüksek Hızlı Tren’ olması noktasındaki fikir ayrılığı bile ortadayken, bu konu sümenaltında daha çok kalmaya devam eder.

Neyse bu konuda kenarda dursun;
Alt alta sıralasak su pahalılığından tutun, hükümetten beklenen yatırımlara kadar sıklıkla gündeme gelen kronik sorunlarımız da üç aşağı beş yukarı belli...

Ve biz bunları tekrar kere tekrar dillendirsek de görünen o ki sonuç değişmeyecek ancak seçmenin iradesi, yerel ve genel iktidara dönük değişir mi bunu da zaman gösterecek!

DİĞER YAZILARI