Artık seçim sürecinin bu kez gerçekten sonuna geldik. Sert sözlerin sık duyulduğu bazen siyasi partiler arasında atışmaların, hatta kavgaya varabilecek olayların yaşandığı bir süreci geride bıraktık. Sandıktan sonuç ne çıkarsa çıksın ülkemiz için en iyisi olsun.

Hepimizin gönlünden bu geçtiği için o sandığa gidiyoruz. Sürecin son günlerinde sıklıkla duyduğum bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Siyasiler, sandığa yaklaştıkça sanıyorum gerginlikle tuhaf söylemlere yöneliyorlar. Üstü kapalı olarak tehdide varan ifadeler kullanıyorlar. Oy istemek için elbette kendi artılarını, rakibin eksilerini dile getirmeleri gerekiyor. Ancak siyasi nezaket burada devreye girmeli ve mantıklı cümleler kurulmalı diye düşünüyorum. Hem seçmenler arasında hem de siyasi aktörler arasında yaşanan atışmalar da benzer bir nezaketsizlik örneği.

Siyasetinizi yapın, oyunuzu isteyin, çalışmalarınızı anlatın ama kimseyi karalama çabasına düşmeyin, çirkin sözler kullanmayın, sokakta vatandaş birbirine girmiş; "Sen teröristin yanındakilere oy veriyorsun", "Senin partinin listesinden teröristler meclise girdi" diye. Ülkenin bakanından seçmenine herkes bu dili kullanırken huzur ortamı aramak pek mantıklı olmuyor. Kaldı ki iki tarafın da aslında böyle bir yönteme ihtiyacı yok. Seçmenin tercihi çoktan belli oldu. Sonuç belli, önümüzdeki 5 yıl içinde kim tarafından yönetileceğimiz belli. Biz buradan sonucu görürken sahada çalışma yapanların görememesi ve nezaketini kaybetmesi çok üzücü.
Daha huzurlu, daha saygılı koşullarda seçim yapabileceğimizi görmek ümidiyle...