Yılın son haftası, ekonomik anlamda her yıl aynı gündemle geçer. Meclis yeni yılın bütçesini karara bağlar, asgari ücret açıklanır, birçok kaleme gelen zam tutarları açıklanır.
Bu yıl da öncekilerden farklı olmayacak şekilde bütçe görüşmeleri tamamlandı. Vatandaştan ne kadar vergi toplanacağı, vatandaşa ne kadar ceza kesileceği belirlendi.
Evet, vergisini düzenli ödeyen bir vatandaş da sırf belirlenen ceza tutarı dolmadığı için yolda yürürken bile ceza yiyebilir.
Devletin toplayacağı vergi netleşti, ülkenin büyük bir bölümünün ortalama kazancı haline dönüşen asgari ücret zammı henüz netleşmedi. Yılın son haftasında bunun da netlik kazanacağını biliyoruz. Ve bu yıl, 2 yıl aradan sonra tek zam yapılacağı duyurulmuştu. Tek zam, artış beklentisini yükseltiyor ancak, asgari ücret hayatın her alanına doğrudan etki edip aynı oranda zamlara neden oluyor. Sokaktaki vatandaş, artık maaşına zam istemek yerine yaşam maliyetlerinin düşürülmesini talep ediyor. Vatandaşın görüp talep ettiği bu kısır döngüyü kırmak için yıllardır somut hiçbir adım atılmıyor.
Sonuç olarak yılın bu zamanları, kalsik bir döngü gibi birbirini tekrar ediyor. Aynı temennilerle aynı cümleler kuruluyor, yalnızca rakamlar değişiyor, açıklama yapan isimler değişiyor geri kalan her şey aynı sırayla yaşanıyor. Zamlardan şikayet ederken görüşmek üzere...