İrritabl bağırsak sendromu (IBS), karın ağrısı, belirgin şişkinlik ve ishal ile kabızlık arasında gidip gelebilecek değişen bağırsak hareketleri gibi rahatsız edici semptomlar üreten yaygın bir bağırsak hastalığıdır. İBS yaşıyorsanız, yediklerinizi değiştirmek sizi iyileştirmeyecek olsa da, düşük FODMAP diyeti adı verilen kanıta dayalı bir yaklaşım ile, IBS semptomlarınızı hafifletebilirsiniz. Araştırmalar, düşük FODMAP diyetinin, hastaların çoğu için semptomları azaltabileceğini gösteriyor. Ancak, düşük FODMAP diyetiyle ilişkili belirli zorluklar ve riskler nedeniyle, beslenme uzmanında görüş almadan uygulanmamalıdır.
FODMAP 'fermente edilebilir oligosakaritler, disakaritler, monosakaritler ve polioller' anlamına gelir. Bu gruplarda bulunan yiyecekler genellikle sindirim sorunlarına neden olurlar.
Oligosakkaritler, buğday, fasulye, sarımsak ve soğan gibi yiyeceklerde bulunurken, disakkarit, dondurma ve süt gibi süt ürünlerinde yaygındır. Monosakkaritler, fazla fruktoz içeren yiyecekleri ifade eder ve elma, mango, bal gibi besinlerde bulunur. Son grup olan şeker alkolleri, sakız gibi bazı yapay olarak tatlandırılmış ürünlerde bulunur ve doğal olarak da avokado, mantar gibi yiyeceklerde bulunur. FODMAP karbonhidratları fazla miktarlarda tüketildiğinde herkes için sindirim rahatsızlığını tetikleyebilse de, çok daha küçük porsiyonları IBS'li olanlar için semptomları kötüleştirebilmektedir.
Düşük FODMAP diyetinin üç aşamada gerçekleştirilmesi amaçlanmıştır. İlk aşamada, tüm yüksek FODMAP gıdaları, genellikle dört ile altı hafta olmak üzere uzun bir süre boyunca diyetten çıkarılır. İkinci aşamada, belirli gıdalar tek tek diyete dahil edilir. Üçüncü aşama, yalnızca semptomlara neden olan miktarlarda yiyeceklerden kaçındığınız kişiselleştirme aşamasıdır. Bu çok aşamalı süreç karmaşık ve kafa karıştırıcı olabilir ve önemli miktarda gıda bilgisi gerektirmektedir. Örneğin, çoğu soya sütü çeşidi yüksek FODMAP'tır. Soya fasulyesinden yapılan ekstra sert tofu ise düşük FODMAP'tır. Bir diyetisyenin rehberliğinde bu diyeti uygulamak gerekmektedir.
Yüksek FODMAP gıdalardan kaçınmak zor olabilirken, karbonhidrat gruplarını test etmek için beslenmeye geri eklemek daha da zor olabilir. Bazı insanlar, özellikle de eleme aşamasında önemli bir semptom rahatlaması yaşamışlarsa, bu besinleri tekrar tüketme konusunda tereddüt yaşayabilirler. Bu durum da potansiyel beslenme risklerini artırır. Örneğin, süt ürünlerinden kaçınan insanların yetersiz kalsiyum alımına sahip olması yaygındır. Magnezyum gibi daha az bilinen diğer besin ögeleri de endişe kaynağıdır. Diyette en iyi magnezyum kaynaklarından bazıları, genellikle diyetin ilk aşamasında kısıtlanan badem ve kaju gibi kuruyemişlerden gelir. Ek olarak, IBS'li kişiler, ishal gibi sindirim semptomları nedeniyle zaten yüksek magnezyum eksikliği riski altında olabilir.
Ayrıca, yüksek FODMAP'li gıdaların uzun vadeli kısıtlanmasının, bağırsak sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek bağırsaktaki bakteri kolonilerinin yapısını değiştirebilir. Özellikle oligosakkaritler, faydalı bakteriler için önemli bir enerji kaynağıdır.
Düşük FODMAP diyeti herkes için uygun değildir!
Düşük FODMAP diyeti IBS'si olmayan bireyler için uygun bir diyet sistemi değildir. Yeme bozukluğu olan kişiler, veganlar veya gıda alerjisi olanlar gibi zaten kısıtlanmış diyetleri olan kişiler bu diyetteki beslenme ihtiyaçlarını karşılayamayabilir. Zaten yetersiz beslenen veya zayıf olanlar da düşük FODMAP diyeti için kötü adaylardır. Diyet, diğer gastrointestinal rahatsızlıklar için yeterince araştırılmamıştır, bu nedenle, bir doktor veya diyetisyen tarafından aksi belirtilmedikçe, IBS'niz yoksa diyetten kaçınmak genellikle en iyisidir.
Düşük FODMAP diyeti sizin için iyi bir seçenek değilse, herhangi bir gıda grubunu tamamen ortadan kaldırmadan diyetinizdeki yüksek FODMAP gıdalarını azaltmak daha iyi bir alternatif olabilir.