Tüm dünya sıcak hava dalgasıyla mücadele ediyor. Bir yandan dünya ısınıyor, bir yandan ciğerlerimiz yanıyor. Aydın, Türkiye’nin en yüksek sıcaklığa ulaşan illeri arasında yarışıyor. Gün içinde hava sıcaklığı 45 dereceye kadar yaklaşıyor. Hissedileni konuşmaya gerek yok bile.

Sıcağın bunaltıcı etkisiyle boğuşup klasikleşen orman yangını haberleriyle mücadele ederken bir yandan da zam haberlerinin altında kalıyoruz.

Arkası kesilir diye bekledikçe yenileri daha yüksek oranlarda gelmeye devam ediyor. Sabah haberleri dinlerken boğulduğumu hissettim; üstelik ne bir şey yiyip içiyordum ne de zor bir durumdaydım. Gerçek anlamda değildim ama aslında çok zor durumda hissediyoruz artık. Her yaş, her görüş, her gruptan insan zor durumda hissediyor. Sağdan soldan gelen bu mücadele karşısında eziliyor, boğuluyor.

Yalnız değilim biliyorum, çünkü gün boyu dışarıda sohbet ettiğim her insan aynı iki konudan bahsediyor. Sıcak ve zam. Biri yeterince ağırlık yaparken diğeri kenarda bekleyeyim demiyor o da üstümüze oturup bizi boğmaya devam ediyor. Ve ufukta ne sıcaklığın düşeceğine dair bir umut ne de zamların durulacağına yönelik bir beklenti var. İkili mücadeleye bir süre daha devam edeceğiz, gardınızı düşürmeyin.