Yaklaşık bir yıldır Covid 19 virüsü ile mücadele ediyoruz. Hastalığı ağır atlatanlar oldu, atlatamayıp kaybettiğimiz insanlar oldu. Bu bakımdan süreç psikolojimizi olumsuz etkiledi. İş yerlerinin bir bölümü kapandı. Esnafımız çok zor duruma düştü. Okula gidemeyen öğrencilerimiz eve kapandı.
Eğitim, bir milletin yükselmesinde önemli bir yapı taşıdır. Uzaktan eğitimin hayatımıza girmesi ile gerek veliler, gerekse öğrenciler bir anda şaşırdı. Çünkü buna hazır değildiler. Özellikle ilkokul çocukları hiç hazır değildi. Bilgisayar ya da tablet başında saatlerce durmak hem zor geldi, hem de teknik sıkıntılar oluştu. Anne ve babanın çalıştığı çocuklar büyükbaba ve anneanne, babaannenin yanında kaldılar. O yaştaki insanlarımızın dijital tecrübesi ve bilgisi olmadığı için torunlarına yardımcı olamadılar. Lise çağındaki gençlerin önemli bir bölümü ise online derslere katılım sağlamadılar ya da eksik katılım sağladılar. Bu da gençlerin akademik gelişimine ciddi sekte vurdu. Okulun disiplini ile gelişebilen çocuklar ve gençler maalesef eksik kaldılar. Bu nedenle kayıp ve eksik bir nesil oluştu.
Bu süreçte bana göre bazı hatalı kararlar da verildi. Geçtiğimiz yaz aylarında kafeler, düğün salonları, barlar gibi işletmeler açıkken okullar ve kurslar kapalı idi. Hâlbuki geçtiğimiz yaz aylarında telafi eğitimleri yapılabilse idi eğitim-öğretim kaybımız bugünkünden daha az olurdu.
Bu saatten sonra ise yapılacaklar neler olmalıdır? Sorusunun cevabını aramalıyız. Devlette ve özel sektörde çalışmış tecrübeli bir eğitimci olarak şu tespit ve çözümleri sizlerle paylaşmak isterim. İlk ve acil olarak önerim, salgının azalan seyri göz önüne alınarak öğretmenlerin bir an önce aşılanmaya başlamasıdır. Bir başka önerim ise; yaz döneminde resmi ve özel eğitim kurumlarında telafi eğitimleri yapılmasıdır. Devletin eğitim yükü göz önüne alındığında, özel okullarda okuyan öğrenciler için devlet teşvikinin yeniden başlaması kararının alınması da önemli bir katkı sağlayacaktır. Özel okulların kontenjanlarının tam dolu olmadığı göz önüne alındığında devletin yükünü azaltacağını düşünüyorum. Yüz yüze eğitim başlasa da dijital platformların gelişmeye devam etmesi de, derslerin tekrar edilmesi açısından önemini artırarak devam edecektir.
Eksik kalan, yeterince akademik gelişim gösteremeyen öğrenciler bu ülkenin geleceğidir. Bu nedenle bu neslin kayıplarını hızlı adımlarla telafi etmeliyiz.