Heredot’un Dilek Yarımadası’ndaki ‘Panionion’ için söylediği “Gökyüzünün altındaki en güzel yeryüzü” sözünü, geçtiğimiz yıllarda otogar girişine nakşederek artık tüm ili kapsadığının altını çizdiğimiz Aydın’ımızda hareketli bir 2022 yılına giriş yaptık.

Halihazırda dondurucu soğuklar devam ederken Aydın’da içimizi ısıtan önemli gelişmelerden birisi olarak 61 yıl sonra Merhum Başbakan Menderes’e Çine Çayı’nın kenarında açılan müze vesilesiyle iade-i itibarda bulunulması, umarım Türkiye’nin demokrasiye olan sarsılmaz bağlılığını da bu vesileyle perçinler.

Sonuç olarak Karpuzlu Alinda’daki ‘Kraliçe Ada’dan sonra bu topraklarda ‘kadın yönetici’ sıfatına sahip en muktedir kadının iş başında olduğu Aydın’da, esasında ‘Kadın Dostu’, ‘Çocuk Dostu’, ‘Yaşlı Dostu’, ‘Bilim Dostu’, ‘Tarih Dostu’, ‘Engelli Dostu’, ‘Doğa Dostu’, ‘Sporcu Dostu’, ve ‘Çevre Dostu’ gibi bir etikete sahip kent ideali için bu yılda da beklentilerimiz yüksek.

Bu beklentilere dönük ildeki tüm erklerin de sorumluluğunu ya da sorumsuzluğunu hesaba katarak nelerin yapılması gerektiğini sorguladığımızdaysa aklımıza takılanlar da üç aşağı beş yukarı belli!

-Örneğin Aydın’ın ‘Sporcu Dostu’ kent olması noktasında 30 bin kişilik antik stadyumlarında dünle bugünü bağdaştıran ‘Uluslararası’ etkinlikler neden yapılamaz?
-Türkiye’de ilk kadın muhtarın çıktığı ve halihazırda kadın büyükşehir belediye başkanının yönettiği Aydın, neden ‘Ulusal Kadın Çalıştayı’na ev sahipliği yapmaz!
-Türkiye'de yaz turizminin ilk başladığı merkez olan Kuşadası’nı bünyesinde barındıran Aydın, senelerdir neden ‘Turizm’ anlamında bir ‘Antalya’ kadar sükse yapamamaktadır?
-Yaşlı Yaşam Kenti etiketine sahip ilçeleri olan Aydın, ‘Uluslarası’ ölçekte de ‘Yaşlı Yaşam Merkezi’ kurulma potansiyeline sahipken neden bu yönde herhangi bir atılım içerisinde değildir!
-Sanayi kenti olma vizyonu noktasında Aydın’da neden halen ciddi anlamda ‘İhtisas’ OSB kurulumu gerçekleşememiştir?
-Türkiye’de en fazla jeotermal kaynağa sahip olan Aydın, neden yerel yönetimlerle entegre şekilde hala bu nimetten istifade edememektedir?

Nedeni elbette ‘Her Gün Sarhoş Şu Aydın’ın Uşağı’ türküsündeki gibi değil. Aydın’da cidden olan bitene ‘ayık’ sorumlu insanlar da var. Ancak bu insanlar kıyıda köşe kalmış ve zamanla da seyirci olarak kılını kıpırdatmamaya alışmış ya da alıştırılmışlar!

Senelerdir siyasi aktörlere bile bakıldığında hep aynı isimler! Esaslıca baktığımızda cidden vizyoner hamleler beklenilen, Aydın ile ilgili bir derdi olan isimler azınlıktayken, yeniliğe ve değişime kapalı, günü kurtarma alışkanlığı içinde ve ikbal peşinde olan isimler siyaset sahnesinde de günden güne çoğalıyor!

İşte bu noktada önümüzdeki ‘Genel Seçimler’e dönük bakıldığında Aydın’ın ‘Milletvekili’ sıralama listelerinde de ciddi bir değişim ve yeniliğe ihtiyacı var!
Devam eden esnaf odası seçimlerinde eski başkanların bir bir seçimlerini kaybettiğini görmemiz, esasen seçmen davranışındaki radikal eğilimi de gözler önüne seriyor. Bu nedenle seçmenin eski isimler yerine yeni, genç ve vizyoner isim beklentisi de ortada.

Aydın için aymaz kadrolar yerine, yeni dönemde gerek STK’larda ve gerekse siyaset sahnesinde yeni isimleri görmeye başlayacağımız bir sürecin eşiğinde olduğumuzu da herkesin hesaba katması lazım.
Bu sürecin görmezden gelinmediği esasen ‘Z Kuşağı’nın da siyaset arenasında hesaba katılmasıyla iç içe bir durum.

Umarım Aydın’da da yaklaşan ‘Genel Seçimler’ öncesinde eski alışkanlıklar sona erer ve yeni isimler partilerin ‘Milletvekili’ aday listelerinde kendisine yer bulur! Yoksa özellikle rehavete kapılan bazı partiler için sonuç hiç umdukları gibi olmayacak bizden söylemesi!..

DİĞER YAZILARI