Merhaba sevgili Hedef okuyucuları. Bu hafta size okuduğum bir hikayeyi paylaşmak istiyorum. Buna benzer hikayeler mutlaka okumuşsunuzdur ancak arada mutluluk kaynaklarımızı hatırlamakta fayda var. Bazen mutluluğu ulaşılmazmış gibi görsek de aslında hepsi bizim elimizde. Yine bizi düşündürecek hikayelerden bir tanesini sizinle de paylaşayım.
“Bir zamanlar zengin ama mutsuz bir kral varmış. Mutlu olmak için ne kadar uğraşsa da mutlu olamıyormuş.
Ülkenin en bilge kişisini huzuruna çağırtıp nasıl mutlu olabilirim diye sormuş. Bilge:
– Kralım, mutsuzluktan kurtulmak istiyorsanız; mutlu bir adam bulup onun gömleğini giymeniz gerekir.
Kral adamlarına emir vermiş; bu mutlu adamı bulun diye, ülkede aranmadık yer bırakmamışlar. Fakat mutlu birine rastlayamamışlar. Kimileri eşinden, kimileri yoksulluktan, kimileri de hayırsız çocuğundan yakınıyormuş. En sonunda çaresizlik içinde saraya dönüş yolunda, kırık dökük bir evin önünden geçerken içeriden birinin şöyle dua ettiğini duymuşlar:
– Allahım, sana şükürler olsun. Sağlığım yerinde, karnım bugün de doydu, bugüne kadar rızkımı eksik etmedin. Ben mutlu olmayayım da kim mutlu olsun?
Sonunda mutlu birini bulduk diye kralın adamları hemen evin içine dalmışlar. Adamın gömleğini alıp krala götürelim diye düşünmüşler. Fakat içeri girince bir de ne görsünler, adamın sırtında bir gömlek bile yokmuş.”
Her ne kadar mutluluğu aradığımızı düşünsek de aslında mutluluk bizim içimizde. Sadece keşfedilmeyi bekliyor. Hepinize mutlu günler.