Eylül okul demek, kim ne derse desin çocukluğumuzdan beri bu hep böyledir. Eyvah panikledik değil mi? Günün hemen hemen tümünü öğrencileri ile geçiren öğretmenlerimiz birçok sorunla karşılaştığını her zaman duymuşuzdur. Bunların en başında okula yeni başlayan minikler geliyor. Uzman doktorların yaptığı bir kaç noktayı bugünkü köşemizde sizlerle paylaşıyorum. Okul fobisi olan çocukların öğretmenlerine öneriler:

Çocuğun okulda kaygılanmasına neden olan faktörler (akran baskısı, alay, akademik ve sosyal becerilerde başarısızlık, aile tutumları vb) tespit edilmelidir.

Çocuğun okulda kendini terkedilmiş ve yalnız hissetmesine yol açacak kızma, bağırma, küçük düşürme, incitme ve kıyaslama gibi davranışlardan kaçınılmalıdır.

Çocuğun kaygısı anlayışla karşılanmalı, naz, numara yapıyorsun gibi sözler söylenmemelidir. Çünkü çocuk gerçekten kaygı duymaktadır.

Okulda; çocuğun ilgisini çekecek sınıf içi aktiviteler çoğaltılmalıdır.

Çocuğu sınıf içi çalışmalara katılmaya zorlamaktan kaçınılmalı, başlangıçta kolaylıkla üstesinden gelebileceği görevleri alması için yüreklendirilmelidir.

Öğretmenin tepkileri, çocuk için şaşırtıcı olmamalıdır. Çocuğa karşı esnek, hoşgörülü ve tutarlı olunmalıdır.

Çocuğun eksik ve yetersiz yönlerini vurgulamak yerine, başarıları ön plana çıkarılmalıdır.

Öğretmen, kendi iç çatışmalarını, bunalımlarını, öğrencinin ailesine olan kızgınlığını öğrenciye yansıtmamalıdır. Gerekirse ilgili kuruluşlara yönlendirme yapmalı, uzman yardımına başvurmalıdır.

Olumsuz aile davranışlarını tespit edip ailelere; çocuklarının güvende olduğu, panik yapmamaları, aksi halde kaygıların çocuğu etkileyeceği söylenmelidir.