Oldukça kurak ve yağışsız geçen bir kışı bitirdik. Ve bahar aylarına giriş yaptık. Yetkililerin bas bas bağırdığı gibi çok kurak ve verimsiz bir kış geçirdik. Oldukça az olan yağışlar ne yazık ki yeterli olmadı.

Bir de az yağış almamız yetmezmiş gibi suyu israf edenler de bir yana. Biz ülkece ne zaman elimizde olanların değerini ve kıymetini anlayacağız? Tarımın başkenti olan Aydın bu kuraklık nedeniyle ürün kaybı yaşayacak. Bizler, bu kuraklığı kendi ellerimizle inşa ettik. Duşta bir saat kalarak, ellerimizi yarım saat yıkayarak, diş fırçalarken suyu kapatmayarak, temiz suları kirleterek. Hep beraber bir şeyler yapmalıyız. Yapmalıyız ki elimizde olan kaynaklarımızdan da olmayalım. Türkiye’nin en verimli topraklarının olduğu Ege Bölgesi’nde, bu verimli toprakları besleyen Büyük Menderes Nehri neredeyse kurudu.

Aydın Valiliği ‘Kısıtlı Sulama Programı’ başlatarak kuraklıktan büyük zarar gören çiftçilere destek olmaya çalışıyor. İlkbaharda da yağış almazsak yaz aylarını çok daha sıcak ve bunaltıcı geçireceğiz gibi duruyor. Kurak ve yağışsız geçen kış ayları en çok çiftçilerin kabusu oldu. Barajlarda su seviyesi çok düştüğü için, yağışların azalması nedeniyle barajlar beslenemediği için ilkbahar ve yaz sıcağında sulanması gereken ürünler doğal olarak sulanamayacak. İlkbahar’da yağışların normale dönmesi halinde ise kuraklıktan etkilenme daha az olacak. Bu yüzden ilkbaharda bu verimli toprakların çok fazla yağış alması lazım. Dilerim ki bol bol bereket yağar, verimli topraklarımız daha da verimli hale gelir.