Pazartesi sabahına depremin acısıyla uyandık. İlk andan itibaren gerçekten çok acı görüntülerle karşılaştık. Özellikle sosyal medyadan gelen videolar, fotoğraflar, haberler insanın üzüntüsünü katlıyor. Ne yapabilirim? Diye düşünürken yardım kampanyalarına destek verilebileceği akla geliyor. Ve bu konuda Türk milleti olarak ne kadar dayanışma içinde oluğumuzu gösteriyoruz.
Tırlar dolusu eşya deprem bölgelerine gönderiliyor. Peki bu kutuların içinde neler var. İstenen malzemeler, battaniye, kışlık kıyafet, hijyen malzemeleri, powerbank v.b yani ihtiyaç malzemeleri.
Şubat ayında yaşanan depremde sokakta kalan insanlara en çok ne lazım olur desek akla bence ilk olarak soğuktan koruyacak elbiseler gelir. Mont, bot, çorap v.s.
Peki gönderilen kutulardan her zaman bu ürünler mi çıkıyor? Bunun böyle olmadığını ‘insanlığı çökmüş’ kişiler gösterdi.
Hangi akıl ve mantık deprem bölgesine topuklu ayakkabı göndermeyi düşünür? Hangi düşüncesiz insan deprem bölgesine makyaj malzemesi gönderir. Ya kutulardan çıkan bindallıya ne demeli?
Bir yanda canla başla çalışan ekipler. Bir kutu fazla olsun diye fedakarca mücadele eden insanlar. Şahsi arabasıyla deprem bölgelerine gidip bir işin ucundan da ben tutayım diyen yürekler. Bunların yanında duyarsız, düşüncesiz insanlar.
İnsanların acılarını paylaşmıyorsanız, adam akıllı yardım yapmıyorsanız, hatta onların üzüntüsünü dahi paylaşmıyorsanız bari gölge etmeyin. O yardım paketlerine koyduğunuz askılı kıyafetlerin, bu kış günü giyilmeyeceğini siz de biliyorsunuz.
Kısacası insanların canı yanarken, bu soğuk havada enkaz başında yakınlarının çıkarılmasını beklerken böyle duyarsızca yapılan hareketler çok kötü. Allah enkaz altındakilere ve onları kurtarmak isteyen ekiplerin yardımcısı olsun.
