“Tabi ki yayaların” dediğinizi duyar gibiyim. Ama maalesef bu cevapla caddelerimizin ve sokaklarımızın durumu pek örtüşmüyor. Neredeyse her gün kullandığımız (bazen ise kullanamadığımız) kaldırımların durumunun farkında mısınız?
Şehirde yaşamanın bir takım kuralları vardır. Bunlar yazılı olabileceği gibi genel kurallara da toplum içinde saygı kapsamında uyulmalıdır. Kaldırımlar sadece son günlerde dikkatimi alanlar oldu. İşe giderken yada bir hafta sonu alışverişine çıkmışken kullandığımız bu alanlar aslında trafik akışından yayaları korumak için çok önemli. Peki sorun ne mi? Sorun bu alanları bir çok yerde kullanamıyor olmamız.
Öyle örneklerle karşılaşıyoruz ki bu konuda. Esnafların bazıları nerdeyse kaldırımın tamamını kapatacak şekilde ürün koyuyor mesela. Evet müşteri görsün diye yapılan bir uygulama ama peki o ürünle ilgilenmeyen insanların geçeceği kaldırımı kapatmak doğru mu? Bu örnekleri daha çok çeşitlendirebiliriz ama sanırım en önemli olanı da engelli rampaları.
Dikkatinizi çektiyse kaldırımların birçoğu tasarımları gereği bitişte rampa ile sona erer ve diğer kaldırım da bir rampa ile başlar. Bu da engelli vatandaşlar için kullanım kolaylığı sağlar. Tekerlekli sandalye kullanan bireyler bu rampalardan kolayca inip çıkabilmelidir. Doğrusu budur ama bu rampaların önündeki arabaları ne yapacağız? Uyarmak yetmiyor birçok zaman. Çünkü zaten bunu yapan insanların ne çevresine ne de engelli insanlara duyarlılığı olduğunu düşünmüyorum. Hatta buradan sizin uyarınızla kaldırdığı aracını bir sonraki sokakta bir başka rampanın önüne koyabilir.
Ama bu yanlışın bir an önce düzelmesi lazım. Bu konuda duyarlı vatandaşlara büyük görev düşüyor bence. Bu tarz yanlış parkları gerekli yerlere şikayet edebiliriz. Bu sayede en azından engelli vatandaşlar için bir katkı sunmuş oluruz.
