Futbolda her ligin kendine özgü futbolcuları olduğunu düşünüyorum. Şampiyonluk hedefleyen takımların üst liglerden ya da Avrupa’dan getirdiği üst düzey futbolcuları bir kenara ayırırsak genel itibariyle belli bir seviye olması gerektiğine inanıyorum. Yani taraftar tribüne geldiğinde ya da TV başına geçtiğinde lige göre kalteli bir futbol izlemek ister. Bu da en doğal hakkıdır. Ancak her sezon takımlarda ‘Bu ligin oyuncusu değil, ‘Bu takımda nasıl oynuyor?’ gibi yorumlar yapılan oyuncularla karşılaşabiliyoruz. Peki bunun temelinde ne var? Tek suçlu oyuncu mu? Elbette hayır.
Konuyu biraz genişletirsek aslında konunun teknik heyetlerin transfer raporlarından, yönetimlerin yanlış transfer tercihlerine kadar bir çok yanlışın bir araya gelmesinden kaynaklandığını görebiliyoruz. Tabi bir de teknik adamlarımızın oyuncu takıntıları olabiliyor. Burada bir parantez açarak oyun sistemine uygun oyuncuyu kadroya katanları ayıralım. Ancak bir çok teknik adamın gittiği takımlara kaltesine, yeteneğine bakmaksınız taşıdığı oyuncular da yok değil.
Burada sadece takıma transfer edilmesi de tek başına sorun değil aslında. Bir de bu oyuncuların ilk 11’lerde yer alması durumu var. Bir çok teknik adam ya ‘kazanan takım bozulmaz’ mantığıyla ya da ‘benim oyun taktiğimin vazgeçilmezleri’ düşüncesiyle oyunculara şans verebiliyor. Hatta her maçın kendi içinde oyun planının değişebilceğini de düşünmeyen çok isim var.
Tüm bunları bir araya getirince rotasyonda bile kadroya zor giremeyecek olan oyuncuların takımlar ilk 11’de oynadığını görebiliyoruz. Peki ya oyundan çıkarken tribünlerin tepksini alan oyuncudan bir dahaki maçta verim almak kolay mı? Bence çok mümkün değil. Bu nedenle takımın hedeflerini, seviyesini ve beklentiyi bilerek kadro kurmak gerektiğini düşünüyorum.
