Dünya klâsiklerinden Küçük Prens’i duymuşsunuzdur. Ancak her klâsik gibi, en çok duyulan en az okunandır.
Bu kitabın yazarı Fransız Antoine de Saint-Expery aynı zamanda bir pilottu. 2. Dünya Savaşı’nda ülkesinin Almanya tarafından işgale uğraması karşısında sessiz kalamayacağını düşünüp ABD ordusuna yüzbaşı rütbesiyle katılıp Kuzey Afrika’ya gitti. Görevi Alman ordularının hareketini havadan izlemekti. 31 Temmuz 1944’te uçağı vuruldu, Marsilya açıklarında denize düştü.
Yeri geldi, Küçük Prens’de geçen bir sözü hatırlatayım. Küçük Prens, “belki de gökyüzü insanlardan uzak olduğu için bu kadar güzeldir” diyor.
Kendisi de gökyüzünde vuruldu. “İnsanlardan uzak” gökyüzünden fırlatılan roketler artık minicik hayatlara bile acımıyor. Gökyüzü artık insanlardan değil; insanlıktan uzak!
Bu dünya bugün mü böyle? Hep gücün ve güçlünün, haklının hayatını mı çalıyordu?
Küçük Prens’i öldüren gökyüzü bugün dünyayı tehdit ediyor.
İran – İsrail savaşının duygusu insan üzerinde böyle özetlenebilir.
Gerçek şimdi geliyor.
ABD BU SAVAŞI DURDURACAK!
“Buraya yazıyorum” diye böyle olmayacak bu çatışma bitecek, bitmeli! Çünkü savaş sadece savaşanlar arasında değil artık. Dünyanın yakın geleceği bu savaşla daha da karanlık hale gelir.
ABD Başkanı, “savaş yakında bitecek” dedi ya, kararı onlar veriyor.
Bu savaş sadece İsrail’in İran’a karşı savaşı değil; ABD ile İsrail’in birlikte savaşı.
ABD, Orta Doğu’nun bir bölümü ve Akdeniz’de etkin bir güç. Bu bölgeyi bütün askeri gücüyle kontrol altında tutuyor. Balistik füzelerle çevrelenen Hürmüz Boğazı’ndan, Basra Körfezi’nden ham petrol ve doğalgaz akışı gemilerle yapılıyor.
Gemiler vurulup petrol ve doğalgaz akışı durdurulursa dünya görülmemiş bir krizin içine düşecek. Fiyatlar fırlayacak, birlikte altın fiyatları da…
ABD’nin denizlerin kontrolünü elinde tutmasının temel nedeni işte budur.
Dünya ekonomisi Suudi Arabistan, Irak, Umman ve çevre ülkelerin doğalgaz ve petrolü buradan dünyaya yayılıyor.
Yani tek başına İsrail değil bu savaşın kaderini elinde tutan. İsrail, “tamam, tükendik, dayanamıyoruz” dese de ABD, ne kadar yararlı bir sonuç alabileceğini kestirmeden savaşı bitirmeyecek.
Doğalgaz ve petrolün gemilerle taşınmasının tamamen durması Rusya’ya yarayacaktır. Rusya ABD’nin müttefiki olmadığına göre, dünyanın geri kalanı ve müttefiklerinin krizine izin vermeyecektir. Bundan kendisi de ekonomik kayıp içine düşecek.
DAYANMA SÜRESİ BİTİYOR!
ABD’nin hedefi doğalgaz ve petrolün serbest akışı bir hafta gecikirse büyük kriz yavaş yavaş değil; savaş etkisinden daha büyük bir kayıpla gelecek.
Savaşları kendi ülkesinden uzakta Okyanus ötesinde yöneten ABD'nin en büyük çıkarları da Orta Doğu ve Akdeniz'de...
Askeri kaynaklar, bu bölgedeki petrol ve doğalgaz akışının durmasına özel sektörün en fazla bir hafta dayanabileceğini açıklıyor. Aynı kaynaklara göre kriz anında NATO ülkelerinin stoklarının ise en fazla 1 ay dayanabileceğini kaydediyor.
ABD’nin bölgedeki varlığının en temel nedenlerinden biri İsrail’in bekasıdır.
İran’ın gökyüzünü havai fişek görkemiyle İsrail’e gönderdiği roketlerle savaşın kaderini değiştiremeyeceğini bizden daha iyi idrak ediyor.
İsrail, İran’ın üst düzey komutanları yatak odasında vurması tesadüf değildir.
ABD, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) peşinde değil; artık Büyük İsrail Projesi’ni (BİP) uygulamanın eşiğine geldi.
Bir nevi İran’da rejimi değiştirmek…
Bu ciddi konu bir başka yazı konusu olsun.