Ülkesini seven her insan, toprakları üzerinde bulunan her şeyin sahibi duygusunu taşır. Bunları gözü ölçüsünde korur. Göz dikenleri de hasmı beller.
Güzel yurdumun üzerinde alevler dolaşıyor. Başta Aydın olmak üzere Ege'den Marmara'ya uzanan coğrafyada 2 gündür dumanlar yükseliyor. Tarım ve Orman Bakanlığı'na bağlı bütün birimler sahada canı pahasına yangınları kontrol altına almak için çalışıyor.
Yangınların yüzde 96'sının insan kaynaklı olduğu kesin bilgi. Kasıtlı yangın çıkaranlara "kundakçı" deniyor. Bir de "piromani" yaşayanlar var. Bu kişiler, etrafında çıkan yangına ilk koşan ve ilgiyle izleyen kişilerdir. Söndürmeye teşebbüs etmez, alevler karşısında büyülenir, izleme zevkinin yaşattığı ferahlığıyla yetinirler.
Kundakçı veya piromani tanıyor musunuz?
Ben kundakçı görmedim ama çok isterim...
Bilerek ve isteyerek yangın çıkarmış bir kundakçıyı TCK'nın 170. maddesine göre yargılandığını görmeyi bir piromaninin yangını keyifle izlemesi gibi isterim.
Öyle ki canlıların hayatını tehlikeye atıp, ülkemizin ormanlarını yok etmeyi kafasına koymuş birinin hayatın nimetlerinden istifade etmesi haramdır.
Nefes alması israftır.
Nerede kundakçı varsa onları yüreğimin ateş toplarıyla lanetliyorum.
Cayır cayır yanan ormanların cehennem sıcağına düşmesini dilerim. İçinde çığlık atan canlıların sesinden kulaklarının sağır olmasını, gözlerinin kömür gibi yanmasını...
Tanrım, yarattığından sual değil de, bunları yaratmışken şeytana ihtiyaç var mıydı?
Dünyanın tüm taşları ateşten kurşunlar olup kundakçıların tepesine yağsın.
Kanunlar, kötülük yapanların cezasını verirse bu kadar bedduanın tutması bir insanın dileği olarak kalmaz.
Tarih, İmparator Neron'u unutturdu ama Roma'yı yaktığını insanlık unutmadı. Biz de içimizdeki "Neron"ları yakalım. Ülkenin geleceği yanmasın.