Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ocak-Mart dönemini kapsayan 3 aylık mali verileri paylaştı. Tabloya ilk bakıldığında karşılaşılan manzara pek de iç açıcı değil. Son iki yılda uygulanan para politikalarına rağmen harcama kalemleri ile gelirler arasındaki fark (yani bütçe açığı) hızla artmaya devam ediyor.
Vergi tahsilat oranının yüzde 50’nin üzerinde arttığı, vergi tahakkuklarının da yüzde 40’ın üzerinde arttığı ilk üç ayda personel giderlerinin payının da önemli oranda düştüğü görülmesine rağmen bütçe açığı 711 milyar liraya ulaştı.
Tabloya bakıldığında Ocak – Mart dönemi harcamaları yüzde 45 artarken toplam faiz giderinin de 463,9 milyar liralara kadar çıktığı görülüyor. Özetle buradan çıkacak sonuç şu: Harcama artmış, gelir yetmemiş, faizle borçlanılmış. Bu kısır döngü uzun bir süredir bu şekilde devam ederken aklımıza ilk gelen soru şu olmalı: “Nereye kadar bu şekilde devam edecek?” 
Vergi tahakkuk ve tahsilat oranlarında önemli bir artış olmasına rağmen açık veren bütçe için yeni gelirler bulmak şart olacak. Devletin en büyük gelir kalemini oluşturan vergi ve harçlar olduğuna göre yeni vergiler ya da vergi oranlarında yeniden düzenlemeler gündeme gelebilir. Bu kaçınılmaz çözüm neticesinde yükün önemli bir bölümü yine dar gelirli vatandaşa sırtlanacak gibi geliyor, hayırlısı diyelim.
Vaziyet bu hale gelmişken ivedi ve keskin bir tasarruf tedbiri uygulanması gerekir lakin ne tasarruftan ne de tedbirden bahseden (ya da uygulayan) maalesef yok. 
Bu veriler ışığında gözlerimizi çevirmemiz gereken yer, doğal olarak Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek. Bakan Şimşek’e göre gelişmeler iyi, göstergeler normal, program yolunda gidiyor. Bu açıklamayı Sn. Şimşek ABD’de G20, IMF ve Dünya Bankası Bahar toplantıları kapsamında katıldığı bir etkinlikte Türkiye Ekonomisi hakkında bilgi paylaşırken yapıyor. Yaptığı açıklamada enflasyona vurgu yapan Şimşek, tek haneli rakamlara inilebileceğinden bahsediyor.
Bana açıkçası pek olası görünmedi. Beni ilgilendiren kısım bütçe açığının bana yansıması tarafının ne kadar şiddetli olacağı. 
Hayırlısı olsun diyelim.
Sağlıkla kalın, hoşça kalın.