Aydın’da barajlarda yetersiz su olmaması nedeniyle geçtiğimiz Mart ayında kararlaştırılan sulanabilir ovalarda yüzde 50 kuru tarımın yapılacağı kısıtlı su dağıtım planından geri adım atıldı.
Aydın Valisi Yakup Canbolat’ın aldığı 2. Ek karara göre; 1. Sulama alanı içerisinde kalan arazilerin tamamına 1 defa sulama suyu verilmesi, birinci sulamalar tamamlandıktan sonra gelen akımların yeterli olması durumundaysa ikinci defa sulama suyu verilebilmesi için tüm imkanlar kullanılacak.
Bu dağıtım planı şimdilik çiftçilerin yüreğine su serpti ancak geçici bir çözüm olarak şimdilik yalnızca bu yılı kurtardı.
Aydın’da sulanabilir ovalarda tarımda sürdürülebilirlik için olmazsa olmaz olan Bozdoğan’daki Kemer Barajı’na Muğla Dalaman Çayı’nda tünelle su aktarımının yanı sıra kapalı sulama sistemlerinin acilen devreye alınması, inşa halindeki barajların hızlı şekilde tamamlanarak su tutacak seviyelere getirilmesi, vahşi sulama yerine damla sulama yöntemine geçilmesi gibi daha bir çok başlığın önemi de esasen bu yıl alınan kararla bir kez daha gelecek projeksiyonu kapsamında akıllarda iyice yer etti.
Evvela şu bilinmelidir ki; Aydın’daki su krizi, sadece çiftçilerin değil, bu ilde yaşayan herkesin meselesidir. Tarım netice itibariyle Aydın ekonomisinin can damarıdır ve bu nedenle su kaynaklarının etkin yönetimi, sadece bugünü değil, geleceği de kurtarması açısında çok önemlidir.
Dolayısıyla bu süreçte yalnızca devletin değil, çiftçilerin, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve hatta özel sektörün de işbirliği şarttır.
Bir kere şunu baştan kabul edelim, suyun kıymetini ne yazık ki musluklar akmayınca, tarlalar kuraklıktan çatlayınca anlıyoruz. Oysa önemli olan bu noktaya varmadan harekete geçebilmektir.
Tamam bu yıl barajlar kıt kanaat idare edecek belki ama seneye ne olacağını kimse bilmiyor. İşte tam da bu yüzden su krizine karşı Aydın olarak günü kurtaran değil, yarını planlayan adımlara da ihtiyacımız olduğu ortada.
Susuzluğun ve kuraklığın Aydın’ın kaderi olmaması için ilimizde her yıl yatırım programında bütçeden aslan payını alan DSİ’nin de bu noktada geçici çözümler yerine kalıcı çözüm odaklı projelere ağırlık vermesi aslında sadece bu topraklar için de hayati öneme sahip değildir.
İncir, zeytin, pamuk ve sebze-meyve üretimiyle Türkiye’nin gıda güvenliğine katkı sağlayan Aydın’ın mümbit toprakları susuz kaldığında yalnızca çiftçilerin değil, tüm bölgenin ve ülkenin de yaşayacağı telafisi imkansız kayıplar da görmek isteyen gözler için aşikardır.
Bunun için halihazırda öncelikli olarak Konya Ovası’nda hayata geçirilen Mavi Tünel Projesi’nin bir benzeri ivedilikle Aydın tarımı için de hayata geçirilmelidir. Bu konuyu geçtiğimiz süreçte de Bozdoğan Kemer Barajına Muğla Dalaman Çayından 30 kilometrelik tünelle su aktarımı projesi üzerinden gündeme taşımıştık.
DSİ tarafından yürütülen Konya Ovası Projesi (KOP) kapsamında inşa edilen Mavi Tünel, Göksu Nehri’nin sularını 17 kilometre uzunluğundaki bir tünelle Konya’ya taşıyarak bu sorunu çözdü.
Yaklaşık 10 yıl önce tamamlanan proje, Konya Ovasındaki 1 milyon hektarlık tarım arazisini sulamaya açtı. Bunun yanında Konya’ya içme suyu sağladı ve yeraltı su kaynaklarının tükenmesini de önledi.
Yol yakınken Aydın’ın ‘Mavi Tünel’i olan ve yaklaşık 15 milyar liralık maliyeti olduğu planlanan Bozdoğan Kemer Barajına Muğla Dalaman Çayından su aktarımı projesi için artık daha fazla vakit kaybedilmeden 2026 Yılı Yatırım Programına teklif edilmesi için gerekli fizibilite çalışması ve raporlama dahil ön aşamalar neyi gerektiriyorsa bir an önce tamamlanmalıdır.
Bu noktada geçtiğimiz günlerde AYTO, AYSO ve ATB’nin düzenlediği Aydın için birlik toplantısında buluşan Aydın Valisi Yakup Canbolat ile birlikte AK Parti Aydın Milletvekili ve TBMM KİT Komisyonu Başkanı Mustafa Savaş, AK Parti Aydın Milletvekili Seda Sarıbaş ile AK Parti Aydın Milletvekili Ömer Özmen’in yanı sıra CHP Aydın Milletvekilleri Bülent Tezcan, Süleyman Bülbül ve Evrim Karakoz ile İYİ Parti Aydın Milletvekili Ömer Karakaş’a da büyük iş düşmektedir.
Toplantıda , “Kuraklıktan dolayı Aydın’daki üreticilerin mağdur olmaması adına üretici temsilcilerinin talep ve ihtiyaçları göz önüne alınarak sulama sezonunda azami verimin alınması için gerekli çalışmaların yapılması” şeklinde alınan karar bence çok hafif kalmış.
Bu karar; “Aydın’a Konya’daki ‘Mavi Tünel’ projesi örneğinden hareketle Bozdoğan Kemer Barajına Muğla Dalaman Çayından tünelle su aktarımı projesinin de muhakkak 2026 Yılı Yatırım Programına teklif edilmesi” şeklinde de revize edilmelidir.
Son söz olarak Aydın’ın su meselesi artık ertelenemez bir zorunluluktur. Günübirlik çözümlerle oyalanmak yerine, ortak akıl ve kararlılıkla geleceğe su taşıyan projelere odaklanmak şarttır.
Umarız Aydın ‘Mavi Tünel’ projesini başarır ve yarınları bugünden atılan bu hayati adımla kurtarmayı elbirliğiyle sağlar.